Biküspit aort kapak, kalpte bulunan aort kapakçığında görülen konjenital (doğuştan) bir kalp kapak hastalığı türüdür. Biküspit kapak hastalığına sahip bireylerde, kalp vücut için gerekli olan kanı pompalamakta zorluk çekebilir. Çeşitli belirtilerle ortaya çıkan biküspit aort kapak hastalığı, tedavi edilmediği takdirde daha ciddi kalp rahatsızlıklarının oluşmasına zemin hazırlayabilir. Aort kapağında gelişen bu durum, çeşitli nedenlerden dolayı ortaya çıkabilir ve erken teşhis ve tedavi ile kontrol altına alınabilir.
Biküspit Aort Kapak (BAK) Nedir?
Aort kapağı, kalpteki dört kapakçıktan biridir ve kanın, sol ventrikülden vücudun büyük bölümüne kan dağıtan arter olan aorta doğru hareket etmesine yardımcı olur. Genel olarak aort kapağında, kalp atışı ile açılıp kapanan ve kalpten aort damarına doğru kan akışına izin veren üç yaprakçık veya kanat vardır. Kalp her kasıldığında aortta bulunan bu kapakçılar açılıp kapanır. Biküspit hastalığı doğuştan aort kalp kapakçığının iki yapraklı olması ile ortaya çıkar. Bu durum ise kardiyak komplikasyonlara yol açarak, kalbin verimli bir şekilde çalışamamasına sebep olur. 3 yapraklı kapak olan triküspit yapıdaki aort kapağı genel olarak kolay ve güvenli bir şekilde açılıp kapanır. Ancak anormal bir şekilde doğuştan biküspit olan aort kapak yaprakları, normalden daha kalın olabilir ve bu durum yaprakların düzgün bir şekilde açılıp kapanmasını zorlaştırabilir.
Aort kapak stenozunun en sık nedenlerinden biri olan bu durum, kalbin aorta kan pompalamak için normalden daha fazla çalışmasına sebep olur. Bazen biküspit aort hastalığının ilk başlarında kalp normal seyrinde çalışabilir. Ancak kapakçık boyunca eşit bir şekilde dağılmayan kan akışı sebebiyle kapakçıklar zamanla kalınlaşabilir. Bu durum, biküspit aort hastalığı olan kişilerin ilk başlarda normal olabilen kalp işlevinin ilerleyen zamanlarda bozulmasına yol açabilir. Bazı biküspit aort hastalarında ise kapak sıkıca kapanmaz ve kan sızabilir. Vücuda pompalanması gereken kan, kalbe doğru geri aktığında bu durum, kalbin daha fazla çalışmasına sebep olan aort kapak yetersizliği hastalığına yol açabilir.
Biküspit Aort Belirtileri
Biküspit aort kapak hastalığının başlangıç döneminde kalp kapakçığı, düzgün çalışabildiğinden hastalık uzun bir süre herhangi bir belirti vermeyebilir. Bazı durumlarda semptomlar, yetişkinlik çağına kadar kendini göstermeyebilir. Ancak yenidoğan bir bebekte aort kapağı çok darsa veya kapakta ciddi sorunlar varsa doğumdan hemen sonra belirtiler ortaya çıkabilir.
Biküspit aort hastalığına bağlı görülebilen semptomlar şu şekilde sıralanabilir:- Göğüste ağrı ve rahatsızlık hissi
- Baş dönmesi
- Bitkinlik nedeniyle egzersiz yapamama
- Şiddetli nefes darlığı
- Tükenmişlik
- Bayılma
- Kalp çarpıntısı
- Soluk cilt
- Nefes almakta güçlük çekmek
- Beslenme veya kilo alma ile ilgili sorunlar
Biküspit kapak hastalığı, tedavi edilmediği sürece kalp, vücudun ihtiyacı olan kanı pompalamakta zorluk çekebilir. Bu durum, vücutta çeşitli komplikasyonların ortaya çıkmasına sebep olabilir.
Bu komplikasyonlar şu şekilde sıralanabilir:- Aort kapak yetmezliği
- Aort Kapak darlığı
- Kalp yetmezliği
- Aort anevrizması
- Endokardit: Kalp iç tabakası ve kalp kapakçıklarında iltihaplanma olmasıdır.
- Aritmiler
Biküspit Aort Tanısı Nasıl Konur?
Biküspit aort kapak sendromunun belirtileri birçok hastalığın belirtisine benzerlik gösterdiğinden dolayı, doktorlar hastalığın teşhisinde güçlük çekebilir. Bundan dolayı hastalığa tanı koymak için için özel testler gerekebilir. Doktor, öncelikli olarak hastayı genel bir şekilde muayene eder ve hastanın tıbbi geçmişini gözden geçirir. Daha sonra hastanın kalbini steteskop yardımıyla dikkatli bir şekilde dinler. Dinleme sırasında kalpte herhangi bir üfürüm (farklı bir ek ses) tespit ederse durumu daha net bir şekilde anlamak için daha ayrıntılı testler isteyecektir.
Biküspit aort hastalığını teşhis etmek için kullanılan yöntemler şu şekilde sıralanabilir:- Ekokardiyografi (EKO): Ekokardiyografi cihazı; kalbin hareketlerini, iç yapısını ve işlevini ses dalgaları kullanılarak bilgisayar ekranına yansıtır. Bu test sayesinde kanın kalpteki akışı incelenerek kalp damarlarında ve kalp kapakçıklarında olan sorunlar tespit edilebilir.
- Elektrokardiyografi (EKG): Kalbin oluşturduğu elektriksel enerjinin ayrıntılı bir şekilde incelenmesini sağlayan elektrokardiyografi; göğüs bölgesine, el ve ayak bileklerine yerleştirilen elektrotlar sayesinde bu enerjiyi bilgisayar ekranına yansıtır. Bilgisayar bu elektrik enerjisini doktorun okuyabileceği bir grafik haline getirir.
- Göğüs röntgeni: Kalbin ve kalpteki kan damarlarının incelenmesini sağlayan bu röntgen, X-ışınları kullanarak görüntü elde edilmesini sağlar.
- Kardiyak Bilgisayarlı Tomografi (BT): Bilgisayarlı tomografi, X-ışınları kullanarak kalbin ve damarların ayrıntılı bir şekilde incelenmesini sağlar. Göğüs bölgesini değişik açılardan çekerek bunları üç boyutlu bir görüntü elde etmek üzere birleştirir.
- Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRI): İçinde büyük mıknatıslar olan manyetik rezonans görüntüleme cihazı, bu mıknatıslar yardımıyla büyük bir manyetik alan oluşturur. Bu manyetik alan sayesinde kalp ve kalp damarlarının ayrıntılı bir şekilde incelenmesine olanak sağlar.
Biküspit Aort Tedavisi
Biküspit aorta tedavisini gerçekleştirmek için öncelikli olarak durumun ciddiyeti ve hangi tedavinin uygun olacağı tespit edilmelidir. 2 yapraklı aort kapağı tedavisi birden fazla yöntem ile sağlanabilir. Herhangi bir semptom olmadığında doktorlar, düzenli aralıklarla hastayı çağırarak kalbi değerlendirirler. Böylece olası riskli bir durumda erken müdahale ile durum kontrol altına alınabilir. Semptomlar ortaya çıktığında ise kalp kapakçıklarını değiştirmek veya onarmak gerekebilir. Bu işlem için genellikle biküspit aort kapak ameliyatı gerekebilir. Bu ameliyat açık kalp ameliyatı şeklinde gerçekleştirilebilir. Bazı durumlarda ise anjiyo yöntemi de kullanılabilir.
Genel olarak 2 yapraklı aort kapağı ameliyatı şu şekillerde yapılabilir:- Aort kapağı ameliyatı: Bu işlemde, göğüs kafesi dikey bir şekilde ortadan ikiye kesilir ve kalp ortaya çıkarılır. Bu sayede kalp üzerinde işlem yapılabilir.
- Minimal invaziv aort kapağı ameliyatı: Daha küçük bir kesi ile gerçekleştirilen bu işlemde kesi, göğüs ve kaburgalar üzerinden yapılır. Minimal olarak gerçekleştirilen biküspit kapak ameliyatı, tüm göğsü açmadan kalp üzerinde işlem yapılmasını sağlayabilir. Ayrıca uygun hastalarda minimal invaziv diğer bir yöntem olan kateter yoluyla aort kapak değişimi yapılması da mümkündür. Bu sayede kan kaybı az olur ve daha hızlı bir iyileşme süreci gerçekleşebilir.
- Aort kapağı onarımı: Bu işlemde kapak, değiştirilmeden onarılabilir. Özellikle aort yetersizliği durumunu tedavi etmek için kullanılan bu yöntem, genellikle minimal invaziv işlem ile gerçekleştirilir. Cerrah, aort kapaklarının daha sıkı olması için kapakları yeniden şekillendirir.
- Aort kapağı değişimi: Kapakların onarımı mümkün olmadığı zaman kapakların komple değişmesi gerekebilir. Bu işlem açık kalp ameliyatı ya da minimal invaziv bir cerrahi uygulama olan TAVI yöntemi ile gerçekleştirilebilir. Takılacak olan yeni kapaklar için iki seçenek mevcuttur.
- Biyolojik kapak: Domuz veya inek dokusundan yapılan bu kapaklar, uzun yıllar kullanılabilir; ancak mekanik kapaklara göre daha kısa ömürlüdür.
- Mekanik valf: Bu kapakları kullanan kişiler, kanın düzenli bir şekilde vücuda yayılması için düzenli olarak kan sulandırıcı kullanırlar. Bu sayede kan pıhtısı oluşması önlenir.
Biküspit aort hastalığını kontrol altında tutmak ve tedavilerin daha etkili olması için doktorunuz ilaç reçete edebilir. Ayrıca hayat tarzınızda değişiklik yapmanız gerekebilir. Özellikle uyku düzeni, egzersiz, beslenme gibi durumlarda daha dikkatli olmak, kalp sağlığını olumlu yönde etkileyerek yaşam kalitenizi artırabilir. Bunlara ek olarak kalp sağlığınızı olumsuz yönde etkileyecek zararlı alışkanlıklardan kaçınmak tedavinin daha verimli olmasını sağlayabilir. Bir kardiyak rehabilitasyon programına katılmak size bu konularda yardımcı olabilir. Biküspit aort kapak hastalığının belirtilerine sahip olduğunuzu düşünüyorsanız, erken teşhis ve tedavi için doktorunuza veya en yakın sağlık kuruluşuna başvurmayı ihmal etmeyin.