Kişinin yaşamını düzgün sürdürebilmesi için hem bedenen hem de ruhen sağlıklı olması gereklidir. Ruh sağlığı ile ilgili hastalıklara psikolojik hastalıklar adı verilir. Psikolojik rahatsızlıklar duygu, düşünce ve davranışlardaki değişiklikler olarak ortaya çıkar. Beyin ile ilgili yani mental hastalıklar grubundadırlar.
Psikolojik Hastalıklar Nelerdir?
Psikolojik hastalıklar tedavi edilebilen hastalıklardır. Halk arasında psikolojik hastalıklara akıl hastalıkları adı verilir. İnsanların iş, okul, aile ve sosyal ilişkilerini etkiler. Ruh sağlığı ve hastalıkları psikiyatristler ve psikologlar tarafından tedavi edilir. Psikiyatristler tıp doktorudur ve ilaçla tedavi yapabilirler. Ruh ve sinir hastalıkları uzmanı olarak da adlandırılırlar. Psikologlar konuşma ve dinleme yoluyla psikoterapi yaparlar. Psikolojik sorunlar yaş, cinsiyet, ırk ayrımı yapmaz. Her bireyin yaşamının bir bölümünde zorlayıcı faktörlere bağlı olarak psikolojik bozukluk gösterme riski vardır. Psikolojik sorunlar pek çok şekilde karşımıza çıkar. Hafif olanlar basit tedbirlerle düzelirken ciddi olanlar hastaneye yatış gerektirebilir.
Psikolojik Hastalıklarda Görülen Belirtiler Nelerdir?
Psikolojik rahatsızlıklarda görülen başlıca belirtiler şunlardır:
- Sürekli üzgün olmak
- Kafa karışıklığı, konsantre olmada zorluk
- Aşırı korku, endişe ve suçluluk duygusu
- Sosyal aktivitelerden geri çekilme
- Yorgunluk, enerji azlığı ve uyku sorunları
- Hayaller, paranoya ve halüsinasyonlar
- Günlük problemler ve stresle baş edememe
- İnsanlarla ilişki kurmakta zorlanma
- Alkol ve uyuşturucu bağımlılığı
- Yeme bozuklukları
- Aşırı öfke, düşmanlık ve şiddet
- İntihar düşüncesi
Psikolojik hastalık isimleri toplum tarafından bazen yanlış kullanılıyor. Şimdi toplumda sık görülen psikolojik rahatsızlıklar ve psikolojik sendromlar hakkında bilgi sahibi olalım.
Depresyon
Depresyon en hafif haliyle moral bozukluğu ve üzgün hissetme olarak tanımlanabilir. Ağır formunda intihara eğilim vardır. Çağımızda depresyon oldukça sık görülen bir hastalık haline gelmiştir. Herkes kendini zaman zaman üzgün hissedebilir. Ancak bu durum haftalarca devam ediyor ve günlük yaşamı etkiliyorsa depresyondan bahsedilir. Depresyon kendi arasında sınıflara ayrılır. Bunların bir kısmı şu şekildedir:
Mevsimsel duygudurum bozukluğu: Bazı mevsimlerde ortaya çıkan duygu durum bozukluğuDistimi: İki yıl veya daha uzun süren hafif kronik depresyon
Doğum öncesi depresyon: Hamile kadınlarda görülür
Doğum sonrası depresyonu: Lohusa depresyonu olarak adlandırılır
Depresyon tedavisi antidepresanlar ve terapi yoluyla yapılabilir.
Anksiyete Bozuklukları
Kişinin sürekli korku, kaygı ve huzursuzluk hissetmesidir. Hepimiz günlük hayatımızda endişeleniriz. Ancak anksiyete bozukluğu olanlarda bu duygu çok yoğundur. Semptomlar, iş, okul performansı ve insan ilişkilerinde olumsuzluklar yaşanmasına neden olabilir. Anksiyete bozukluğu kendi arasında sınıflandırılır:
Yaygın anksiyete bozukluğu: Bu kişiler, iş, aile, para ve sağlık konusunda engelleyemedikleri yoğun endişe yaşarlar. Bu durum en az 6 aydır devam ediyor olabilir.Panik bozukluğu veya panik atak: Bu insanlar tehlikenin olmadığı bir anda bile ani ve yoğun korku yaşarlar.
Fobiler: Fobisi olan insanlar çok az tehlike arz eden veya tehlikeli olmayan şeylerden çok yoğun bir şekilde korkarlar. Köpek ve örümcek korkusu, kalabalık ortama girme korkusu, kapalı ortamda bulunma korkusu ve uçma korkusu buna örnektir.
Panik Atak
Panik atak aniden ortaya çıkan ve kişiyi sıkıntı ve korku içinde bırakan bir durumdur. Belirtilerinin bazıları şöyledir:
- Göğüs ağrısı ve göğüste sıkışma hissi
- Nefes alamama ve boğulma hissi
- Çarpıntı
- Terleme
- Baş dönmesi
- Ateş basması, üşüme ve titreme
- Kontrol edilemeyen titreme ve kasılmalar
- Çıldırma korkusu
- Ölüm korkusu
Bipolar Bozukluk
Tıbbi olarak manik depresif hastalık olarak adlandırılır. Bu hastalık mani (taşkınlık) ve depresyon (çökkünlük) dönemlerinin birbirini takip ettiği iki uçlu bir hastalıktır. Hastalık dönemleri haricinde bireyler tamamen normal görünürler. Hastalık alevlenme ve yatışma dönemlerini içerir. Mani döneminde hastalar aşırı enerjiktirler. Çok konuşur ve gülerler. Çok para harcayabilir, büyük projelere kalkışabilir ve hızlı araba kullanabilirler. Melankoli yani depresyon döneminde ise aşırı derecede mutsuz ve üzgündürler. İçlerine kapanırlar. Kişisel bakımlarını aksatabilirler. Kaygıları fazladır. Ölüm ve intihar düşünceleri olabilir. Ölüm, işini kaybetme, ayrılık ve doğum gibi olaylar hastalığı başlatabilir. Bipolar hastalar ilkbahar-yaz döneminde mani, sonbahar-kış döneminde ise melankoli yaşarlar. Bipolar bozukluğu tamamen ortadan kaldırmak mümkün olmayabilir. Hastalığın tedavisinde kullanılan lityum ve valproat gibi ilaçlar vardır.
Obsesif Kompulsif Bozukluk
Çoğu insanda günlük yaşamda kolayca baş edilen takıntılar olabilir. Takıntılar günlük yaşamı olumsuz etkiliyorsa obsesif kompulsif bozukluktan bahsedilir. Obsesyon takıntılı düşünce ve fikirlere verilen addır. Kompulsiyon ise tekrarlayıcı fiziksel ve zihinsel eylemlerdir. Obsesif insanlar zihinlerine giren düşünce, fikir ve dürtülere engel olamazlar. Bu durum onlara çok sıkıntı verir. Kompulsiyonda ise obsesyonun neden olduğu sıkıntı ve huzursuzluğu gidermeye yönelik eylemler vardır. Obsesif kompulsif bozukluk çocuklarda dahi görülebilir. En sık ergenler ve 20-25 yaş aralığında olanlarda görülür. Aşırı temizlik ve simetri takıntısı, elektrikli araçları sürekli kontrol etme takıntısı, kötü söz söylemekten korkma, başkalarına zarar vermeden korkma şeklinde obsesyonlar görülebilir. Obsesif kompulsif bozukluk, ilaç tedavisi ve bilişsel-davranışçı tedavi ile düzeltilmeye çalışılır.
Travma Sonrası Stres Bozukluğu
Ruhsal travma kişiyi aşırı korkutan, çaresiz ve dehşet içinde bırakan beklenmedik ve kontrol edilemeyen olağan dışı olayların yol açtığı durumdur. Savaşlar, terör olayları, ani ölüm, deprem, sel, yangın, cinsel saldırı, fiziksel saldırıya uğramak, aile içi şiddet ve çocuklukta yaşanan cinsel istismar, ruhsal travma yaratan durumlara örnektir. Travma sonrası sıklıkla depresyon ve travma sonrası stres bozukluğu gözlenmektedir.
Travma sonrası stres bozukluğunda sıklıkla görülen belirtiler şöyle sıralanabilir:- Uyku sorunları
- Sık kabus görme
- Travma ile ilgili anıların sık sık gözünde canlandırılması
- Sürekli olarak aynı olayı tekrar yaşayacağı korkusu
- Çabuk irkilme ve korkma
- Sinirlilik
- Gelecek ile ilgili plan yapamama
- Olayı hatırlatan durumlarda yoğun anksiyete yaşama
Travma sonrası stres bozukluğu bazı insanlarda birkaç hafta sürerken bazılarında yıllarca sürebilir. Travma sonrası stres bozukluğu, iş ve sosyal yaşamı ciddi şekilde etkileyebilir. Yaşanan travma sonrası alkol ve madde alışkanlığı görülebilir. Travma sonrası stres bozukluğunun tedavisi ilaçlarla başarılı şekilde yapılmaktadır. Tedavide bilişsel davranışçı tedavi de kullanılmaktadır.
Yeme Bozuklukları
Yeme bozuklukları Anoreksiya Nervoza ve Bulimia Nervoza olarak iki grupta sınıflandırılır:
Anoreksiya nervozada kişi, zayıf bir bedene sahip olmak ister. Kişi aşırı zayıf olmasına rağmen aynada kendini hep şişman olarak görür. Bu nedenle yemek yemek istemez. Zamanla yağ ve kas dokularını kaybeder ve kadınsa adetten kesilir. Anoreksiya nervoza kişinin sağlığını tehdit eder.
Bulimia Nervoza
Kişi zayıf olma düşüncesindedir. Yediği besinlerin etkisini azaltmak için aşırı derecede yer ve sonra kusar. Bu kişiler fazla veya normal kilolu olabilirler. Yeme bozuklukları sıklıkla kadınlarda görülür. Ergenlik çağında başlar. Günümüzde ince bir bedene sahip olmak çok kabul görmektedir. Bu durum insanları katı diyet yapmaya yönlendirmektedir. Aşırı takıntılı beden algısı yeme bozukluklarına yol açmaktadır. Anoreksiya nervoza ölüme neden olabilir. Yeme bozukluğu olan hastalar genellikle tedavi olmak istemezler. Aile ve psikiyatrist işbirliği çok önemlidir. Tedavide, ilaçlar ve psikoterapi yöntemleri kullanılır. Anoreksiya nervoza tedavisinde diyetisyenler, pediatristler ve iç hastalıkları uzmanlarına da görev düşer.
Erişkin Dikkat Eksikliği Bozukluğu
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu çocukluktan başlayıp erişkinliğe uzanan bir nöropsikiyatrik hastalıktır. Çocukluk çağında daha sık görülür. Erişkinlik döneminde görülme sıklığı azalır. Erkek çocuklarda daha sıktır. Dikkat eksikliği hiperaktivite hastalığı ile birlikte sıklıkla karşıt olma bozukluğu, anksiyete bozuklukları, tik bozukluğu, obsesif kompulsif bozukluk görülebilir. Tedavi çocukluk çağına göre erişkinlerde daha kapsamlıdır.