
B vitamin ailesinin bir üyesi olan folik asit, kalp damar sağlığı, bazı kanser türleri ve çeşitli doğum anormallikleri ile ilişkili olması nedeniyle önem arz eder.
Folik Asit Nedir?
Folik asit suda çözünebilen ve vücudun birçok fonksiyonunda önemli roller alan bir vitamindir. Folat olarak da bilinen folik asit meyve, yeşil yabraklı sebze ve karaciğerde bulunur. Folik asit ilk olarak 1940’lı yıllarda ıspanaktan izole edilerek keşfedilmiştir. Latince folium kelimesinin Türkçe karşılığı yaprak anlamına gelir.
Gıdalarla vasıtasıyla vücuda alınan folik asitin emilimi ince bağırsaklardan gerçekleşir. Emilimi sonrasında kan dolaşımına geçen folik asit başta karaciğer olmak üzere çeşitli organlara ulaşır. Kan dolaşımında bulunan folat miktarının normal değer aralığı mililitrede 5-15 nanogram olarak kabul edilir.
Karaciğer hücreleri bu bölgeye ulaşan folatın yaklaşık olarak 5’te 1’ini bünyesinde depolar. Büyük bir kısmı ise safra yoluyla atılır. Bu şekilde atılan folik asit miktarı 90 “mikrogram” civarındadır. Vücutta bulunan toplam folat miktarı ise 20 ile 70 “miligram” arasında değişkenlik gösterir.
- DNA molekülünün sentezi, tamiri ve çeşitli biyokimyasal özelliklerine katkı sağlar.
- Hücre bölünmesinde rol alır.
- Kırmızı kan hücrelerinin olgunlaşmasına katkı sağlar.
Folik Asit Ne İşe Yarar?
Folik asit, vücuttaki birçok hayati fonksiyonun düzenlenmesinde görev alır. DNA sentezi ve onarımında, hücre bölünmesinde ve gelişiminde kritik rol oynar. Özellikle hamileliğin ilk üç ayında bebeğin sinir sisteminin sağlıklı gelişimi için gereklidir. Ayrıca kırmızı kan hücrelerinin üretiminde ve homosistein seviyelerinin düzenlenmesinde önemli görevler üstlenir.
Folik Asit Faydaları Nelerdir?
Folik asit, özellikle hamilelik sürecinde nöral tüp defektlerini önlemede kritik öneme sahiptir. Kardiyovasküler hastalık riskini azaltır, depresyon ve anksiyete belirtilerini hafifletebilir. Ayrıca bazı kanser türlerine karşı koruyucu etki gösterir, yaşlılıkta bilişsel fonksiyonların korunmasına yardımcı olur ve bağışıklık sistemini güçlendirir.
Folik Asit Eksikliği Nedir?
Folik asit eksikliği, vücutta folat seviyelerinin normalin altına düşmesi durumudur. Bu eksiklik, DNA sentezini ve hücre bölünmesini olumsuz etkiler. Özellikle hızlı çoğalan hücrelerde (kan hücreleri gibi) problemlere yol açar. Normal değerlerin altına düşmesi, megaloblastik anemi başta olmak üzere çeşitli sağlık sorunlarına neden olabilir.
Folik Asit Eksikliğinin Nedenleri Nelerdir?
Folik asit eksikliği hem gelişmiş hem de gelişmemiş ülkelerde karşılaşılan bir vitamin eksikliğidir. Folik asitin önemli bir rol üstlendiği metabolik süreçler bu vitaminin eksikliği halinde kesintiye uğrar ve bu durumun sonucunda çeşitli sağlık sorunları ortaya çıkabilir.
Bu vitaminin eksikliğine neden olabilecek birçok durum vardır:- Folat içeren gıdaların çok fazla pişirilmesi bu vitaminin yapısının bozulmasına neden olabilir.
- Çölyak ya da kısa bağırsak sendromu gibi bir sindirim sistemi hastalığı sonrasında folatın bağırsaklardan emiliminde azalma meydana gelebilir. Aynı zamanda sindirim kanalının normalden daha fazla alkali (bazik) hale gelmesi sonucunda da folat emiliminde bir düşme ortaya çıkabilir.
- Bazı kanser ve nöbet ile seyreden nörolojik hastalıkların tedavilerinde kullanılan çeşitli ilaçlar vücuttaki folatın aktif formuna dönüşmesini engelleyici etki yapabilir.
- Folik asit eksikliği, bu vitamin ile ilgili enzimlere doğumdan itibaren sahip olmayan kişilerde meydana gelebilir.
- B12 vitamininin eksikliğine folik asit eksikliği eşlik edebilir.
- Alkolizm, hamilelik, hemolitik anemi ve diyaliz hastaları folik asit eksikliğinin oluşabileceği kişiler arasında yer alır.
- Sindirim sistemine müdahale edilen cerrahi girişimler ve diyetle yetersiz alım sonucunda da folik asit eksikliği meydana gelebilir.
Folik Asit Eksikliğinin Belirtileri Nelerdir?
Folik asitin vücutta yeterince bulunmaması sonuçta bu vitaminin rol aldığı çeşitli vücut fonksiyonlarını ilgilendiren belirtiler ortaya çıkabilir.
Folat içeriği bakımından zengin yeşil yapraklı bitkiler, turunçgiller ya da karaciğer gibi hayvansal gıdaların tüketiminin kesilmesinden itibaren vücutta çok az miktarda folat depolanması nedeniyle haftalar içinde eksiklik belirtileri ortaya çıkabilir:- Halsizlik
- Saçlarda beyazlama
- Ağız yaraları
- Dilde ödem
Bu belirtiler dışında, folik asitin kan dolaşımında başta oksijen ve karbondioksit gazlarının taşınmasında görev alan kırmızı kan hücrelerinin (eritrositler) büyüme ve gelişmesinde rol oynaması nedeniyle bu vitaminin eksikliği halinde ortaya çıkabilecek bir diğer durum da kansızlıktır.
Folat eksikliği anemisi (kansızlık) genellikle besinlerle yetersiz alım sonucunda meydana gelir. Yapılan kan testleri sonucunda eritrosit ve bu hücreler ile ilgili parametrelerde düşüklüğün tespit edilmesi ile anemi tanısı konulabilir.
Aneminin altta yatan nedeninin araştırılmasına yönelik yapılan testler sonucunda kan folik asit düzeyinin normalden düşük olması hastalığın folik asit eksikliği anemisi olabileceğini düşündüren bulgudur.
Kronik halsizlik, bitkinlik, soluk ten rengi ve nefes darlığı gibi belirtiler ile kendisini gösteren folik asit eksikliği anemisinin tedavisinde folik asit seviyesinin yükseltilmesi amaçlanır. Bu doğrultuda folik asitten zengin gıdaların bulunduğu bir beslenme programı ve folik asit takviye ürünleri katkı sağlayabilir.
Tespit edilen folik asit vitamin düzeyinin normalin çok altında olması halinde kişiye damar yolu ile folik asit verilmesi gündeme gelebilir.
Folik Asit Eksikliği Tanısı Nasıl Konur?
Folik asit eksikliği tanısı, kan testleri aracılığıyla konulur. Serum folat düzeyi ve kırmızı kan hücrelerindeki folat konsantrasyonu ölçülür. Normal serum folat düzeyinin 5-15 ng/mL aralığında olması beklenir. Tam kan sayımı, periferik yayma gibi destekleyici testler de tanıya yardımcı olur. Klinik belirtiler ve hastanın öyküsü de tanı sürecinde değerlendirilir.
Folik Asit Eksikliği Tedavisi Var Mıdır?
Folik asit eksikliği tedavisinde öncelikle oral folik asit takviyeleri kullanılır. Günlük 400-1000 mikrogram folik asit takviyesi, çoğu vakada yeterli olmaktadır. Ağır vakalarda veya emilim problemlerinde daha yüksek dozlar veya enjeksiyon yoluyla tedavi uygulanabilir. Tedavi yanıtı düzenli kan testleriyle takip edilir.
Folik Asit Eksikliği Tedavi Edilmezse Ne Olur?
Tedavi edilmeyen folik asit eksikliği, megaloblastik aneminin ilerlemesine ve ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Kronik yorgunluk, konsantrasyon güçlüğü ve depresyon gelişebilir. Hamilelerde, bebeğin sinir sistemi gelişiminde ciddi problemler ortaya çıkabilir. Uzun vadede kardiyovasküler hastalık riski artar ve bağışıklık sistemi zayıflayabilir.
Folik Asidin Yan Etkileri Nelerdir?
Folik asit genellikle güvenli bir vitamindir, ancak yüksek dozlarda alındığında bazı yan etkiler görülebilir. Mide bulantısı, iştahsızlık, uyku problemleri ve sinirlilik hali görülebilir. Özellikle B12 vitamini eksikliği olan kişilerde yüksek doz folik asit kullanımı, nörolojik hasarı maskeleyebilir. Bu nedenle hekim kontrolünde kullanılması önemlidir.
Folik Asit Nasıl Kullanılır?
Folik asit, günlük olarak ve tercihen sabah saatlerinde aç karnına alınmalıdır. Yetişkinler için önerilen günlük doz 400 mikrogramdır. Hamile kadınlar için bu miktar 600-800 mikrograma çıkar. Takviyeler hekim önerisi doğrultusunda kullanılmalı ve düzenli kan testleriyle takip edilmelidir.
Folik Asit İçeren Besinler Nelerdir?
İnsan vücudunda folik asitin biyokimyasal olarak sentezi mümkün olmadığı için bu vitaminin gıdalar veya takviye ürünler vasıtasıyla alınması gereklidir.
Çeşitli besinlerde folik asit miktarı göreceli olarak diğer besinlere göre daha yüksek seviyede bulunur:-
Baklagiller
Fasulye, mercimek ve bezelye gibi baklagiller folat bakımından zengin gıdaların başında gelir. Bir bardak haşlanmış mercimeğin tüketimi ile günlük folat ihtiyacının neredeyse %90’ı karşılanmış olur. -
Asparagus (Kuşkonmaz)
Kuşkonmaz folat dışında birçok vitamin ve minerali de ihtiva eden bir besindir. Antioksidan içeriği bakımından da zengin olan kuşkonmaz bitkisinin iltihaplanma ve enfeksiyon önleyici etkileri de bulunur. -
Yumurta
Beslenme planları içerisinde yumurtanın da yer alması folat ve diğer birçok yararlı besin maddesinin vücuda alınmasını sağlar. Protein, selenyum, riboflavin (B2 vitamini) ve B12 vitamini bakımından zengin olan yumurtanın düzenli tüketimi ile birlikte vücuttaki folik asit miktarının yükselmesi gerçekleşebilir. -
Yeşil Yapraklı Sebzeler
Ispanak başta olmak üzere çeşitli yeşil yapraklı sebzeler hem kalori bakımından düşük hem de vitaminler açısından zengin olmaları nedeniyle tüketilmesi önerilen gıdalar arasında yer alır. Lif içeriği ve K vitamini açısından da zengin olan bu sebzeler, sağlığı birçok açıdan olumlu yönde etkileyebilir. -
Pancar
Pancarlar folik asit dışında manganez, potasyum ve C vitamini açısından da zengin besinlerdir. -
Turunçgiller
Portakal, greyfurt, limon ve misket limonu turunçgiller arasında kabul edilen meyvelere örnek teşkil ederler. Folik asit dışında C vitamini bakımından da zengin olan bu meyvelerin tüketimi bağışıklık sisteminin güçlendirilmesine katkı sağlayabilir. -
Muz
Muz çeşitli mineral ve vitaminler açısından önemli bir kaynaktır. Potasyum, B6 vitamini ve manganez dışında folik asit de muzun içeriğinde bulunan önemli besin maddeleri arasında yer alır. -
Avokado
Çiğ olarak tüketilen yarım avokado, günlük folat ihtiyacının yaklaşık olarak 5’te 1’inin karşılanmasını sağlayabilir. Folat dışında K vitamini, C vitamini, B6 vitamini ve tekli doymamış yağ asitleri bakımından zengin olan avokado meyvesi çeşitli hastalıkların gelişmesine dair koruyucu etki yapabilir. -
Sığır Karaciğeri
Sığır karaciğeri folat konsantrasyonu bakımından yüksek gıdaların başında gelir. 85 gramlık bir karaciğer porsiyonu günlük folat ihtiyacının yarısından fazlasının karşılanmasını sağlar.
Folik Asit Takviye Ürünlerinin Özellikleri Nelerdir?
Kırmızı kan hücrelerinin büyümesi ve olgunlaşmasında rol oynayan folik asit aynı zamanda hamileliğin erken dönemlerinde fetüsün sinir yapılarının normal gelişimi için de gereklidir.
Genellikle koyu yeşil yapraklı sebzelerde bulunan folat makarna ve mısır gevreği gibi çeşitli besinlerin içeriğinin zenginleştirilmesinde kullanılabilir. Yeterince folik asit alınmaması halinde çeşitli belirtilerle kendisini gösteren folat eksikliğinin ortaya çıkmaması adına takviye ürünler fayda sağlayabilir.
Vücuttaki folik asit depolarındaki vitamin miktarı 1000 ile 20000 mikrogram arasında değişkenlik gösterir. Yetişkin bir bireyin vücudunda metabolik işlevlerde kullanılan folik asitin yerine konması için günlük olarak tüketilmesi önerilen folik asit düzeyi 400 mikrogramdır. Bu vitamininin vücutta eksikliği oluştuğunda belirtilerin ortaya çıkması 2 ile 4 ay arasındaki bir sürede gerçekleşir.
Sağlıklı bir beslenme programı ile vücuda yeterince folik asit almak mümkündür. Ancak takviye ürünler gebe ya da gebelik istemi bulunan kadınlarda hekimleri tarafından önerilebilir.
Hamilelikte Folik Asit Neden Önemlidir?
Hamilelikte folik asit, bebeğin sinir sistemi gelişiminde kritik rol oynar. Özellikle gebeliğin ilk üç ayında nöral tüp defektlerini önlemede hayati öneme sahiptir. Spina bifida ve anensefali gibi doğumsal anomalilerin riskini önemli ölçüde azaltır. Gebelik planlanırken en az 3 ay öncesinden başlanarak günlük 400-800 mikrogram folik asit kullanılması önerilir.