Yunanlılar tarafından keşfedilen ve ilk keşfedildiğinde antibiyotik olarak kullanılan ayrıca Yunancada şehir için, şehri koruyan anlamlarına gelen propolis, bal arıları için de kovanı koruyan anlamında kullanılır. Günümüzde önemli bir bağışıklık güçlendirici olarak bilinir. Bu günlerde bağışıklığı güçlendirmenin çok önemli olması nedeniyle de propolisin önemini, propolisin ne olduğunu, propolisin nasıl kullanıldığını yani propolis aç mı tok mu kullanılır bilmek gerekir.
Propolis Nedir?
Propolis; tamamen doğal olan bal, arı sütü ve polen gibi bir arı ürünü olarak tanımlanır. Arıcılar buna preboli ya da arı zamkı da derler. Arıların bazı ağaç çeşitlerinden (özellikle de iğne yapraklı olan ağaç çeşitlerinden) veya bazı çiçeklerin tomurcuk, yaprak, gövde gibi kısımlarından topladıkları reçinemsi maddeleri arıların kendi başlarında bulunan salgı bezlerinden salgıladıkları enzimlerle işlediği, transforme ettiği özüttür. Aynı zamanda soğuktan koruma, mikroorganizmalardan koruma, su geçirmeme, ısı yalıtımı yapma gibi özellikleri bulunur ve yapışkandır. Karakteristik bir kokusu bulunur.
Propolisin içeriği, rengi, kokusu gibi bazı özellikleri doğal bir ürün olduğu için iklim, mevsim, coğrafik bölge, toplanma zamanı ve kaynak bitkiye göre farklılaşabilir. Aynı zamanda bu etkenler propolisin rengini de etkiler. Genellikle koyu kahverengi olan propolis bu özelliklerin değişmesi durumunda sarı, yeşil, kırmızı veya şeffaf olarak da karşımıza çıkabilir. Soğukta kırılgan ve sert bir yapıdadır ancak sıcak bir ortamda bulunduğunda yapışkan bir forma geçebilir. Bu doğal olan ürünün yapısına genel bir bakıldığında %30 mum, %50 reçine ve bitkisel balsam, %10 esansiyel ve aromatik yağlar, %5 polen ve diğer maddeler bulunduğu gözlenebilir. Antioksidan ve antimikrobiyal özellikleri bulunur. Aynı zamanda mantarlara karşı da oldukça etkilidir.
Propolis içerik olarak çok zengindir, bu nedenle önemli bir besin destek ürünü, bağışıklık güçlendirici ürün olarak bilinir. İçeriğinde polifenoller (flavonoidler, fenolik asit ve esterleri), terpenoidler, steroidler, aromatik asit ve esterleri, alfatik asit ve esterleri, alkoller, aldehitler, kalkonlar, ketonlar, hidrokarbonlar, B1, B2, C ve E vitaminleri, mineraller (kalsiyum, magnezyum, potasyum, sodyum, demir, çinko ve bakır) ve aminoasitler gibi insan sağlığı açısından oldukça önemli olan bileşikler bulunur. Propolis içeriğinde 300’den fazla bileşik olduğu bilinir. Propolisin faydalı olarak bilinen özellikleri genellikle içeriğinde bulunan flavonoid gruplarından kaynaklıdır. Flavonoid grubu olarak adlandırdığımız bu grup genellikle fotosentez yapabilen hücrelerde bulunur dolayısıyla insanlar tarafından sentezlenemezler ve bu nedenle de insan beslenmesi açısından önem taşır. Arı poleninden daha farklı ve daha zengin bir içeriğe sahiptir.
Arılar propolisi üreterek kendi yaşamlarında da birçok alanda kullanırlar. Apis mellifera L. olarak da bilinen bir bal arısı türü mandibulalarını kullanarak propolisi kovana getirir ve burada getirdiği ürünü mum ve tükürükle karıştırarak pellet haline getirir. Bal arıları kovanda bu ürettikleri propolisi
- kovanda yaşayan bal arılarının hastalıklardan korunması,
- kovan duvarları ve petek gözlerinin boşluk olan kısımlarının doldurulması,
- antibakteriyel özelliği sayesinde arıların yaşam ortamının temiz bir şekilde kalmasının sağlanması,
- kovan içerisinde ölen arıların kokmasının engellenmesi amacıyla bedenlerinin mumyalanma,
- kış aylarına hazırlık amacıyla arıların kovana giriş yaptığı deliğin küçültülmesi gibi amaçlarla kullanabilir.
Propolis hasadının kovanlardan yapılması için en uygun olan zamanlar Eylül ve Ekim aylarıdır çünkü arılar kış aylarına girmeden önce kendilerini en iyi şekilde korumaya alabilmek için kovandaki delikleri olabildiğince propolis yardımıyla küçültürler ve bu propolisler zamanı geldiğinde arıcılar tarafından hasat edilir.
Propolisin çözünürlüğüne bakıldığında ise en az suda çözündüğü ve en fazla da alkolde çözündüğü görülür. Propolis aslında saf suda, alkolde, glikolde ve gliserinde özütlenebilir fakat glikol ve gliserinde özütlenmesi yönetmeliğe uygun olarak görülmez.
Propolis Faydaları Nelerdir?
Bağışıklık Sistemini Destekler: Uzmanlar tarafından yapılan çalışmalara göre propolisin içeriğinde bulunan bileşenlerden olan C vitamini oldukça iyi bir serbest radikal atıcısı yani antioksidandır. Bu etkisi sayesinde insan vücudunun dış etkilere maruz kalarak serbest radikallerden zarar görmesini engeller, kişide belirli kronik hastalıkların oluşmasını engeller. Serbest radikaller günümüz şartlarında özellikle de hava kirliliği ile birlikte karşılaştığımız problemlerden biridir. Hastalık oluşmasını geciktirici etkisi de bulunur.
Grip veya Soğuk Algınlığına Yakalanan Kişide Kullanılabilir: Grip bilindiği üzere influenza virüsünün neden olduğu bir çeşit hastalıktır. Propolislerin içeriğinde bulunan flavonoid grubu olarak bilinen bileşikler ise virüslere karşı insan vücudunun korunmasını sağlar. Propolisin haricen kullanımında da grip veya soğuk algınlığı üzerinde etkisi olduğu söylenebilir.
Uçuk Tedavisi: Kişide uçuk oluşumuna Herpes virüsü neden olur ve virüslere karşı etkisi bulunan propolis uçuk tedavisinde de lokal olarak uygulanarak kullanılabilir.
Ağız ve Diş Sağlığında Etkilidir: Propolis antibakteriyel özelliğinden kaynaklı ağız içinde bakteri üremesini engeller böylece diş çürüklerini önler, diş etlerinde bulunan ödeme iyi gelir. Ağız ve diş sağlığı için ağız gargaralarına veya diş macununa propolis eklenmesinin faydası vardır.
Yanık Tedavisi: Propolislerin içeriğinde bulunan flavonoid grupları aynı zamanda yaraların iyileşmesini de hızlandırır çünkü antibakteriyel, antifungal ve antienflamatuar özellikleri bulunur.
Sindirim Sistemine Bağlı Bazı Hastalıkların Tedavisinde: Propolisin mide ülserleri, ülseratif kolit hatta mide- bağırsak kanserlerinin hem tedavisinde hem de koruyucu rolünde etkinliği bulunur. Kişide mide ülserlerine h. pylori neden olur ve propolis bu patojeni etkili bir şekilde ortadan kaldırabilir.
Solunum Sağlığında Etkisi: Özellikle de mevsim geçişleri sırasında sıklıkla karşılaşılan üst solunum yolu problemlerinde ister dahilen ister haricen şekilde boğaza uygulama yapılabilir. Propolisin antimikrobiyal etkisi bulunması nedeniyle astım ve bronşit gibi hastalıklarda da etkisi vardır. Günümüzde pandemi koşullarında da solunum yollarının sağlıklı olması oldukça önemlidir bu nedenle propolis kullanımı da oldukça artmıştır.
Kansere Etkisi: Propolisin bazı kanser çeşitlerinde de etkili olduğu söylenebilir. Propolisin kansere karşı etkisi şu şekildedir: Kanserli hücrelerin vücutta çoğalmasını engellemek, sağlıklı olarak bulunan hücrelerin de kanserli hücrelere dönüşümünü önlemek, kanserli hücrelerin birbiriyle olan iletişim yollarını bloke ederek birbirlerine uyarı göndermesini engellemek.
Kanser üzerindeki etkilerini özellikle de propolis içinde bulunan clerodane, diterpenoid ve kafeik asit bileşikleri sağlar. Propolis içinde bulunan polifenoller de aynı zamanda çok iyi birer anti-tümör ajanlarıdır.
Propolis Nasıl Kullanılır? Beslenmeye Nasıl Dahil Edilir, Propolis Nasıl Tüketilir?
Propolis kullananlar tarafından oldukça iyi dönüşler alan bir besin destek ürünüdür ancak propolis kullanımı da oldukça önemli olan konulardan biridir. İşlenmemiş olan propolisin içeriğinde yüksek miktarda bal mumu bulunur ve bu insanlar için sindirimi oldukça zor olan bir bileşiktir. Bu nedenle de insan kullanımına sunmadan önce propolis içeriğindeki besleyici olan kısım ile balmumu içeren bölümünün birbirinden ayrıştırılması çok önemlidir. Bu ayrıştırılma işlemi yapılırken ise propolisin sindirilebilir olması için doğru şekilde ayrıştırılması gerekir. Bu ayrıştırma işlemi sonrasında bitkinin kalıntıları veya larva kalıntıları da propolis içinden ayrışmış olur. Bu sebeplerden dolayı propolisin doğadan alındığı gibi işlenmemiş haliyle tüketilmesi tavsiye edilmez.
- Öncelikle piyasada sıklıkla karşılaştığımız propolis damla nasıl kullanılır sorusunun cevabını vermek gerekir. Propolis damla preparatları için yetişkinlerin günde 20 damla, çocukların ise günde 10 damla kullanması yeterlidir.
- Suda çözünür formda bulunan propolisleri çeşitli içeceklere karıştırarak kullanmak mümkündür. Bu içecekler su dışında süt, meyve suyu gibi içecekler olabilir.
- Suda çözünmeyen formda bulunan propolislerin ise daha çok katı veya yarı katı formda bulunan gıdalar ile karıştırılarak tüketilmesi önerilir. Bu gıdalara örnek olarak bal, yoğurt, ekmek, pekmez verilebilir.
- Piyasada propolisin farklı arı ürünleri ile karışık hali de bulunur. Bu formdaki ürünlerin ise doğrudan veya farklı gıdalarla karıştırılarak 1 tatlı kaşığı şeklinde kullanılması önerilir.
- Damla ve karışım formu dışında propolis preparatlarının sprey veya gargara formları da bulunur. Bunlar genellikle üst solunum yolları rahatsızlığı bulunan, ağız veya diş problemleri yaşayan kişilere önerilir. Günde en fazla 3 defa kullanmakta fayda vardır.
- Propolis kremler ise yanık tedavisi, enfeksiyonların önlenmesi, uçuk gibi durumlarda lokal olarak uygulanabilir.
- Propolislerin aynı zamanda kapsül veya tablet formları da bulunur ve bu formlar genellikle bağışıklığı güçlendirmek amacıyla kullanılsa da uyku problemleri yaşayan kişilerde de oldukça etkilidir. Aç veya tok karna kullanılabilir fakat 11 yaşından küçük olan çocukların kullanması uygun görülmez.
- Sıvı propolis ise öksürük gibi solunum yolu problemlerinde veya ağız, diş problemlerinde kullanılır.