Pap smear ya da kısaca smear testi, serviks (rahim ağzı) kanseri taramasında kullanılan, henüz oluşum aşamasındaki kanseröz lezyonların teşhisini sağlayabildiği için, tedavinin başarılı bir şekilde sonuçlanmasına büyük katkı bir araçtır.
Pap Smear Testi Ne Zaman Yapılır?
Oldukça basit ve hiçbir ağrıya neden olmayan Pap Smear Testi, ilk cinsel ilişkiden 3 yıl sonra ya da 21 yaşından sonra yapılmalıdır.
30 yaşından küçük kadınlara yılda 1 defa yapılması uygun olan Pap Smear Testi, 30 yaşından büyük kadınlara ise 3 defa ardışık olarak yapılmalıdır.
Smear Testi Nasıl Yapılır?
Test muayene masasına yerleştikten sonra vajinal kanalın spekulum adı verilen bir araç yardımıyla açılarak serviksin transformasyon zonu olarak adlandırılan bölgesinden fırça benzeri bir çubukla sürüntü alınmasıyla başlar.
Daha sonra alınan bu sürüntü direkt olarak bir lamın üzerine yayılıp mikroskopta incelenir veya sıvı bazlı diğer yöntemde ise sürüntü bir sıvının içine koyulur, çeşitli işlemlerden geçirilir ve hücreler taranır.
Her iki yöntemde de amaç serviksten alınan hücreleri inceleyerek kanser ya da kanserleşme ihtimali olan lezyonları tespit etmektir.
İşlem ağrısızdır ve 15-30 saniye sürer.
Pap Smear Testi Öncesi Dikkat Edilmesi Gerekenler Nelerdir?
Smear Testi yaptırmadan önce dikkat edilmesi gereken hususlar;
- Son adet başlangıcından 10-20 gün geçmiş olması,
- test öncesindeki 48 saat içerisinde cinsel ilişkiye girilmemiş olması,
- vajinanın temizlenmemesi,
- vajinaya, test öncesinde herhangi bir ilaç ya da krem sürülmemesi,
- herhangi bir genital enfeksiyon varsa, test öncesinde tedavisinin tamamlanması gerekir.
Örnek Alınırken Dikkat Edilmesi Gerekenler Nelerdir?
Testin doğruluğunun yüksek olması için dikkat edilmesi gereken bazı durumlar vardır.
Bunlardan biri test sırasında çubuk yardımıyla alınan örnekteki hücre sayısının değerlendirme için yeterli olmasıdır. Yetersiz sayıda hücre içeren örneklerle yapılan değerlendirmeler yanlış sonuçlar verebilir.
Diğer bir durum ise örneğin transformasyon zonundan alınıyor olmasıdır. Transformasyon zonu serviks kanserine neden olan HPV adlı virüsün hedef noktasıdır. Kadınlarda iç ve dış genital yapılarının yüzeylerini oluşturan hücreler (epitel) birbirinden farklıdır.
Bu hücrelerin birbiriyle birleştiği nokta skuamokolumnar bileşkedir. Bileşke, ergenlikten önce serviksin biraz daha dış kısmında bulunurken ergenlikten sonra iç kısımlara doğru ilerler. İşte bu bileşkenin eski ve yeni konumu arasında kalan bölgeye transformasyon zonu denir. Zonda sürekli bir değişim olduğundan bu kısım HPV gibi dış etkilere karşı hassastır. Serviks kanserlerinin %99'undan fazlasına sebep olan HPV, bu zondaki hücreleri enfekte ederek kansere doğru ilerleyen bir süreci başlatabilir.
Tüm bu sebeplerden dolayı smear testinin doğru sonuç verilebilmesi için örneklemenin transformasyon zonundan yapılması çok önemlidir.
Smear Testi Sonuçları Neler Olabilir?
Negatif sonuç: Alınan örnekteki servikal hücrelerin tamamen normal olduğu durumdur. Herhangi bir tedaviye gerek yoktur. Bir sonraki smear testinize kadar bekleyebilirsiniz.
Pozitif sonuç: Alınan örneklerde servikal hücrelerde anormallikler vardır. Bu sonuçlar;
- ASC-US (önemi tanımlanamamış atipik skuamöz hücreler): Bu durumda servikal hücrelerde bir değişim söz konusudur. Ancak bu değişimin bir kanser başlangıcı mı yoksa iyi huylu bir lezyon mu olduğu tam anlaşılamamıştır. İleri araştırma gerektirir.
- LSIL (düşük dereceli intaepitelial lezyon): Servikal hücrelerdeki anormallikler hafif düzeydedir. Genelde kendi kendine vücuttan atılan düşük risk grubundaki HPV ile enfeksiyonlar sonucu görülür.
- HSIL (yüksek dereceli intraepitelial lezyon): Hücrelerdeki değişimler belirgindir. Kansere dönüşme riski açısından oldukça dikkat edilmesi gereken bir gruptur.
- ASC-H (yüksek dereceli atipik skuamöz hücreler): Hücrelerdeki değişim HSIL'a benzemektedir.
- AGC (atipik glandular hücreler): Servikste bulunan farklı tür hücreye ait değişimler, şeklinde olabilir.
Smear Testi Anormalse Ne Yapılmalıdır?
Test sonucunuz anormal geldiğinde hemen endişeye kapılmamalısınız. Her anormal sonuç kanser demek değildir. Uzman bir hekime başvurup sonucunuzla ilgili gerekli bilgileri almalı ve ileri tetkikleri yaptırmalısınız.
Anormal test sonucu gelen hastada yapılacak ileri değerlendirmelerden biri kolposkopidir. Kolposkopi, serviksinizin yakından ayrıntılı incelemesini sağlayan bir işlemdir.
Jinekolojik muayene masasına alınan hastanın kolposkop adı verilen alet yardımıyla serviksi incelenir. Bu işlem sırasında çeşitli kimyasal testler uygulanabildiği gibi biyopsi de alınabilir.
İleri değerlendirmede bir diğer yöntem de hastanın servikal hücrelerinde değişime sebep olan HPV'nin türünün saptanmasıdır. Bu sayede HPV'nin düşük mü yoksa yüksek riskli mi olduğu belirlenir. Yüksek riskli HPV ile enfekte kişilerde kanser gelişme olasılığı çok daha yüksektir.
Pap Smear Testi Her Zaman Doğru Sonuç Verir Mi?
Her test gibi smear testi de yanılma payına sahiptir. Ancak smear testini düzenli şekilde tekrarlamak, yanılma payını azaltacaktır.
Smear Testini Kimler Yaptırmalıdır?
Test 20 yaşından sonra yaptırılabilir. Ancak genç yaşlarda HPV ile enfeksiyon çok sıktır ve bu yaşlardaki enfeksiyonların büyük çoğunluğu kendiliğinden geçer. Bu yüzden erken yaşlarda test yapmak, ileride kansere dönüşmeyecek pek çok olguyu saptamamıza neden olur. Kaynakların doğru kullanımı açısından test yapmaya biraz daha ileride başlamak daha doğrudur.
Cinsel olarak aktif, 30 yaş üzeri kadınların smear testi yaptırması önerilir.
Smear Testinin Gerekli Olmadığı Kişiler Kimlerdir?
Smear Testinin gerekli olmadığı kişiler;
- İyi huylu nedenlerle total histerektomi Rahmi alınan) geçiren kişiler,
- Rahim ağzı lezyonu olan fakat ardışık şekilde 3 testte negatif sonuç almış olan ve total histerektomi geçirmiş kişiler,
- 70 yaş üstü olan ve son 10 yılda 3 smear testi negatif sonuçlanmış olan kadınların olarak söylenebilir.
Serviks Kanseri Neden Taranır?
Serviks kanseri, dünyada kadınlarda en sık görülen 4. kanserdir. Ülkemizde de en sık görülen 9. kanserdir. Özellikle gelişmekte olan ülkelerde pek çok kadın serviks kanseri yüzünden hayatını kaybetmektedir.
Serviks kanserinin yol açtığı ölümleri azaltmada tarama çok önemli bir yer tutar. Diğer kanser taramalarında olduğu gibi serviks kanseri taramasındaki amaç da hastalığı erken evrede teşhis edebilmektir. Hastalığın erken evrede tespit edilmesinin tedavinin çok daha başarılı olmasını sağladığı unutulmamalıdır.
Serviks kanseri erken dönemlerinde tanı alan hastalarda, uygun tedaviyle birlikte 5 yıllık sağ kalım oranlarının %90'ların üzerine çıktığı gösterilmiştir. Hastalar erken tanı ile;
- daha kısa sürede tedavi olur.
- Hastanede yatış süresi kısadır.
- Hastalara yan etkisi daha az ilaç ve tedavi yöntemleri uygulanır.
- Tedavi süresince hastanın yaşam kalitesi daha yüksektir.
- Ayrıca kanser taramalarında erken tanınan hastalıklar sayesinde ekonomik anlamda da kaynakların etkin kullanımı sağlanmış olur.
1920'lerde Dr. Georgios Papanikolau'nun icat ettiği sonrasında adı da verilen test (Pap smear) sayesinde serviks kanserinin kolay bir yolla taranması mümkün olmuştur. Günümüzde gelişen teknolojiyle birlikte serviks kanserine neden olduğu bilinen HPV'nin de hücrelerde varlığının HPV testi adı verilen yöntemle incelenmesi mümkün hale gelmiştir. Taramada smear testi ile HPV testinin birlikte yapılması sonucun doğruluğunu artırır.
HPV Aşısı Yapılmış Kadınların Teste İhtiyacı Var mıdır?
HPV aşısı her HPV türüne karşı koruma sağlamaz. Bazı HPV türleri karşısında aşının etkisi yoktur ve bu nedenle de HPV aşısı yapılmış kadınların da Smear Testi yaptırması doğru olur.