Mide mukozasındaki inflamasyona bağlı olarak gelişen kanamalar genel olarak mide kanaması olarak adlandırılır. Sindirim sisteminin en önemli organları arasında bulunan midede oluşan kanama belirtileri ise kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Birçok nedenden dolayı meydana gelebilir.
Mide Kanaması Nedir?
Hastalık kendi içerisinde ikiye ayrılır: 1-6 hafta devam eden kanamalar “akut mide kanaması”, 6 haftadan daha uzun süre devam eden kanamalar “kronik mide kanaması” olarak adlandırılır.
Mide Kanaması Neden Olur?
- Hastalık, yoğun olarak strese maruz kalan bireylerde sık rastlanır. Aşırı strese bağlı olarak mide asit salgısı artar ve trombosit sayısındaki düşüş kanama yatkınlığı arttırır.
- Aspirin benzeri kanda pıhtılaşmayı engelleyen ilaçları fazla kullanan kişilerde de sık görülür. Non-steroid antiinflamatuar (NSAİ) grubu ilaçlar kullanan ve romatizmal ağrılar çeken hastalarda da görülebilen bu rahatsızlık, uzun süreli yatalak hastalarda da ortaya çıkabilir.
- Kafa travmasının yaşanması,
- Mide tümörünün görülmesi ve mide içerisinde damar problemlerinin yaşanması da mide kanamasına yol açabilir.
- Aşırı kusmanın yemek borusunda açtığı tahribat sonrası midenin tahriş olması hastaların dikkat etmesi gereken nedenler arasında sayılabilir.
- Midede polip bulunması,
- Onikiparmak (duodenum) bağırsağında görülen ülser veya tümörün varlığı,
- Yemek borusunda görülen, ülser, yara ya da tümörler,
- İleri yaş,
- Böbrek ve kalp hastalıklarının ortaya çıkması,
- Kanamayı tetikleyecek ilaçların kullanılması,
- Kafa travmalarının yaşanması,
- Bireylerin zayıf bünye yapısı,
- Daha önceden tedavi edilmeyen ülserlerin varlığı,
- Aşırı alkol ve sigara kullanımına bağlı oluşabilecek mide yırtılmaları,
- Aşırı baharatlı yiyecekler tüketilmesi,
- H. Pylori gibi bazı bakterilerin varlığıdır.
- Ailevi ve çevresel faktörleri neden olduğu yoğun stres,
Mide Kanaması Nasıl Olur?
Mide ve onikiparmak bağırsağının içi koruyucu bir yüzey olan mukoza ile kaplıdır. Artmış asit sekresyonu ve mukoza direncini kıran mekanizmalar sonucunda önce mukoza üzerinde kızarıklıklar gelişir. Bu alanlar mide asidine daha duyarlıdır ve örneğin baharatlı öğünlerden sonra ağrı ve yanma hissi gibi belirtilere yol açar.
Beslenme düzeninde değişiklik yapılmaz veya altta yatan neden tedavi edilmezse (örneğin H. pylori enfeksiyonu) bu bölgelerde erozyon alanları (çukurlar veya ülserler) gelişir. Bu şekilde incelen mide duvarı kanamaya hazır hale gelmiştir.
Kanamaya neden olan pek çok sebep tıbbi literatürde yer alırken, ülser veya gastrit gibi rahatsızlıkların ilerlemesi kanamaların yaşanmasında büyük bir etkendir. Mide mukozasının tahriş olması ile başlayan rahatsızlık mide damarının delinmesine ve mukozadaki yaralar kanamaya yol açar.
Mide Kanaması Belirtileri Nelerdir?
Mide duvarının zedelenmesi sonucu oluşan kanamalarda sık görülen belirtiler:
- Yorgunluk,
- Baş dönmesi,
- Kansızlık,
- Mide yanması,
- Karın ağrısı,
- Siyah renkli dışkı,
- İshal gibi problemler,
- Çok şiddetli mide ağrısı,
- Yoğun mide yanması,
- Tansiyon düşüklüğü,
- Kalp çarpıntısının artması,
- Fazla miktarda terleme,
- Mide bulantısı ve kusma gibi beklenmedik durumların görülmesi,
- Midede meydana gelen hazımsızlık ve şişkinliklerin artması,
- Kahverengi ya da kırmızı renklerde kusma görülmesi,
- Gözlerin kararması ve ayakta çok zor durma,
- Makattan kan gelmesidir.
Mide Kanaması Nasıl Anlaşılır? Tanısı Nasıl Konur?
Mide kanamasında ağrının eşlik ettiği kahve telvesi rengindeki kusma ve gaitanın katran renginde gelmesi uyarıcıdır. Ayrıca kanamanın miktarına bağlı olarak hastada;
- Tansiyon düşüklüğü (hipotansiyon),
- Hızlı nabız (taşikardi),
- Soğuk terleme,
- Ciltte beyaz renk,
- Kan sayımında düşüklük (kronik ülser kanamalarında kansızlık) görülür.
Akut kanama, parlak kırmızı renkte ve bol miktarda kan kusma ile birliktedir. Bu durum hastanın genel durumunda hızlı bozulmaya yol açar. Genellikle yemek borusu kaynaklı patolojilere bağlı olsa da endoskopi (ağızdan hortum yutturularak yemek borusu-kalın bağırsak arasındaki sindirim sistemi bölgesinin incelenmesi) yapılarak kanama odağı saptanır ve damarları bloke eden (sklerozan) tedavi uygulanır.
Kronik kanamada ise hastanın genel durumu daha kontrol altındadır. Bu hastalarda da endoskopi yapılarak sindirim sistemiiçerisindeki ülsere alanlar, kanama odakları ve kanamaya yatkın yerler belirlenir. Gerektiği durumlarda patoloji alınarak kesin tanıya varılır. H. pylori enfeksiyonuna bağlı ülserlerin kötü huylulaşma (mide kanseri) riski olduğu için tedavisi geciktirilmemelidir.
Mide Kanamasının Tedavisi Nedir?
Mide rahatsızlığı nedeniyle bir uzmana başvuran hastalar, şikayetlerini belirttikten sonra bazı testler yapılır. Uygulanan kan testlerinin ardından kan değerlerinde bir düşme yaşanıp yaşanmadığı tespit edilip hastanın midesine endoskopi yöntemi ile bakılır. Ucunda küçük bir kamera bulunan endoskop, mide iç yüzeyinin net bir şekilde görüntülenmesini sağlar ve bu sayede hastalığın teşhis edilmesi kolaylaşır. Endoskopi işlemi sonrasından mide iç duvarında kanayan lezyonların tespit edilmesi ile gerekli görülen tedaviye başlanır. Mide rahatsızlığına neden olan faktörler belirlenerek ortadan kaldırıldığında, hastalığın tedavisi için önemli bir adım atılır.
Alanında uzman doktorun uygulayacağı tedavi programı, hastanın durumuna ve kişisel özelliklerine göre değişiklik gösterebilir. Bazı hastalar için mide kanaması ameliyatı yapılması öngörülürken, hastalığın tedavisi için mide asidini düşürücü ilaçlar ve endoskopik yöntemler hastaya uygulanan diğer yöntemler arasında yer almaktadır. Kanayan lezyona, uygulanan bir enjeksiyon yardımıyla hasta tedavi edilebilirken, mide kanseri dolayısı ile kanama görülen hastalar için farklı tedavi yöntemleri tercih edilir. Bu tür hastalar için genellikle, kemoterapi ve radyoterapi gibi tıbbi yöntemler uygulanır. Kanamaya neden olan faktörler arasında ülser varsa, öncelikle ülser tedavisi yapılır. Erken teşhis, hastaların tedavisini kolaylaştıran etkenler arasında yer almaktadır.
Mide Kanaması Sonrası Beslenme Düzeni Nasıl Olmalıdır?
İyi bir beslenme programı, günlük hayatta sağlıklı kişilerin dahi dikkat etmeleri gereken en önemli kriterler arasında yer alırken, mide kanaması geçiren hastaların, bedensel faaliyetlerinin toparlanması için beslenmelerine daha fazla dikkat etmeleri gerekir. Mide kanaması sonrası bireyler için uygulanan tedavilerinin ardından, evde devam edecekleri beslenme programları iyileşmeyi hızlandıran etkenler arasındadır.
Hastaların midelerine dokunmayan yiyecekler yemeleri gerekirken, baharat içeren yiyeceklerden ve kafeinli ve gazlı içeceklerden kesinlikle uzak durmaları önerilir. Lif açısından zengin olan lifli gıdaları tüketmeleri tercih edilir. Hastalar mide kanaması geçirirken çok fazla kan kaybeder ve bu durum demir eksikliğine neden olabilir. Bireylerin kaybettikleri demiri geri almaları için, demir ve protein yönünden zengin olan gıdalarla beslenmeleri gereklidir. Ağrı kesici vb. ilaçların kullanımının azaltılması ya da alınması gereken ilaçların mide koruyucu ile birlikte alınması hastaların durumunu iyileştiren etkenler arasındadır.