Kawasaki hastalığı ya diğer adıyla Kawasaki sendromu akut başlangıçlı, ateşli bir hastalıktır. Kawasaki sendromu, ilk olarak hastalığa adını da veren Tomisaku Kawasaki tarafından 1967 yılında Japonya’da tanımlanmıştır.
Kawasaki Hastalığı Nedir?
Kawasaki hastalığı, vücuttaki orta çaplı arter duvarlarında inflamasyona (iltihaplanmaya) bağlı şişme ile karakterize bir hastalıktır. Bu hastalık, kalbi besleyen koroner arterleri de sıklıkla etkiler ve kalp hastalıklarına neden olabilir. Kawasaki hastalığı bazı kaynaklarda mukokutanöz lenf nodu sendromu olarak da geçer. Bunun nedeni hastalığın lenf nodlarını, cildi ve ağız, burun, boğaz gibi organların mukoz kısımlarını da etkilemesidir. HastalıK sıklıkla çocukları etkiler. Ancak büyük oranda tedavi edilebilir bir rahatsızlıktır. Az oranda olmakla birlikte bazı çocuklarda ciddi problemlere de yol açabilir.
Kawasaki hastalığı belirtileri ve bulguları genellikle 3 aşamada görülür.
- Üç günden uzun süren 39℃ ve üzeri ateş
- Yoğun akıntılı aşırı kırmızı göz
- Vücudun ana kısmında ve genital bölgede döküntü, kaşıntı
- Kırmızı, kuru, çatlamış dudaklar
- Aşırı kırmızı ve şiş dil, parlak ve kırmızı dil üzerine beyaz nokta görüntüsü (çilek dil)
- Avuç içinde ve ayak tabanında şişme, kızarma
- Boyun veya başka bir bölgedeki lenf nodlarında şişkinlik
- Huzursuzluk, olarak sıralanabilir.
- Özellikle el ve ayak parmaklarının uçlarında görülen soyulma
- Eklem ağrısı
- İshal
- Kusma
- Karın ağrısıdır.
Üçüncü aşamada ise eğer komplikasyon gelişmemişse belirtiler düzelmeye başlar.Kawasaki hastalığı belirtilerinin çoğu ya da tamamı, 1 yaşından küçük ve 5 yaşından büyük çocuklarda görülmeyebilir. Bu nedenle çocuğun tüm belirtileri göstermesi beklenmeden, birkaç semptom varlığında doktora başvurulması faydalı olacaktır. Kawasaki sendromunun tedavisinin, hastalık başladıktan sonraki 10 gün içerisinde uygulanması; hastalığa bağlı komplikasyon gelişme riskini azaltır.
Kawasaki hastalığına sahip çocuklarda %25 oranında kalp rahatsızlığı gelişir. Hastalığın tedavi edilmemesi kalp rahatsızlığı riskini artırır. Kawasaki sendromu, çocuklarda görülen sonradan kazanılmış kalp hastalıklarının en çok görülen sebebidir.
- Başta koroner arterler olmak üzere kan damarlarının inflamasyonu (iltihaplanması)
- Kalp kasının inflamasyonu (miyokardit)
- Kalp kapakçığı sorunları olarak sıralanabilir.
Sayılan problemlerin her biri, çocuğun kalbinde hasara neden olabilir. Koroner arterlerdeki inflamasyon, damar duvarında zayıflamaya ve çıkıntılaşmaya yol açar. Bu durum anevrizma olarak adlandırılır ve anevrizmalar, pıhtı oluşumuna sebebiyet verebilir. Oluşan pıhtı, kalp krizi ve yaşamı tehdit edecek boyutta bir iç kanama için risk faktörüdür. Kawasaki hastalığı, ölümle sonuçlanabilecek kadar ciddi komplikasyonlara sebep olabilir. Tedavisine erken başlanan ve uygun tedavinin yapıldığı çocuklarda komplikasyonlar daha nadir görülür. Ancak bazı durumlarda Kawasaki hastalığı, tedaviye rağmen ölüme yol açabilir.
Kawasaki Hastalığı Neden Olur?
Kawasaki hastalığı sebepleri henüz aydınlatılabilmiş değildir. Bilim insanları, genetik ve çevresel faktörlerin bu hastalığın oluşumunda rol oynayabileceğini düşünmektedir. Kardeşinde Kawasaki hastalığı bulunan bir kişinin bu hastalığa yakalanma ihtimali normale göre 10 kat fazladır. Bu durum da hastalığın genetik bir bileşeni olabileceğini düşündürmektedir. Hastalığın bulaşıcı olduğuna dair herhangi bir veri yoktur.
Kawasaki sendromuna;- 5 yaşından küçük çocuklarda
- Kız çocuklara oranla erkeklerde
- Uzak Doğu Asyalı etnik kökene sahip çocuklarda daha sık rastlanmaktadır.
Kawasaki Hastalığı Tanısı ve Tedavisi Nasıldır?
Kawasaki hastalığına özel bir tanı testi yoktur. Hastalığın teşhisi, hastada görülen semptomlara neden olabilecek diğer hastalıkların dışlanması ile koyulur. Kawasaki hastalığı ile benzer belirtilere neden olabilecek hastalıklar:
- Ateş, döküntü ve boğaz ağrısı ile seyreden kızıl
- Juvenil romatoid artrit
- Mukoz membranlarla ilgili sorunların görüldüğü Steven- Johnson sendromu
- Toksik şok sendromu
- Kızamık
- Kene kaynaklı, kene aracılığıyla oluşan rahatsızlıklar olarak sayılabilir.
Doktor, tanı koymada kan ve idrar testlerinden faydalanabilir. Kan testi ile değerlendirilen durumlar olan anemi (kansızlık), inflamasyon belirteçlerinin yüksekliği, beyaz kan hücresi değerinin yüksekliği gibi durumlar; Kawasaki hastalığının bulgularındandır. B tipi natriüretik peptid (BNP) adı verilen molekül, vücut tarafından kalbin stres altında olduğu durumlarda salgılanır. BNP düzeyinin ölçülmesinin Kawasaki hastalığı tanısında önemli olabileceğine dair çalışmalar vardır.
Elektrokardiyogram (EKG) adı verilen ve kalbin ürettiği elektriksel akımın değerlendirilmesine olanak sağlayan yöntem de Kawasaki teşhisi için yardımcı olabilir. Hastalığa bağlı gelişen komplikasyonlardan birisi olan kalp ritim bozuklukları (aritmiler), EKG yöntemi ile tespit edilebilir.
Ekokardiyogram, ses dalgaları kullanılarak kalbin işleyişini değerlendirmeye yarayan bir görüntüleme yöntemidir. Bu yöntem sayesinde kalbin işlevlerini hangi ölçüde yerine getirebildiği, koroner arterlerdeki problemlerin ne ölçüde olduğu ile ilgili bilgiler edinilebilir. Kawasaki hastalığının kalpte pek çok farklı hasara yol açabileceği bilindiğinden ekokadiyogram, bu hasarların tespit edilmesinde önemli rol oynar.
Kawasaki hastalığı tedavisi, tercihen çocuğun ateşi varken başlandığında çok daha başarılı sonuçlar verir. Bu sebeple üç gündür devam eden yüksek ateşi olan çocuğun donanımlı bir sağlık merkezine götürülmesi ve çocuğun rahatsızlığına ilişkin tanının konulması önemlidir. Tedavinin asıl amacı, inflamasyonu ve buna bağlı oluşabilecek kalp hasarını önlemektir.
Tedavide gamma globulin kullanılabilir. Gamma globulin, vücutta bağışıklık sistemi elemanları tarafından üretilen bir proteindir. Bu proteinin, IV (intravenöz, damar içerisine) yol ile Kawasaki hastaların verilmesi; koroner arter hastalığı riskini azaltır. Aspirin de tedavide kullanılan bir diğer ilaçtır. İnflamasyonun azalmasını sağlar. Bu sayede eklem ağrısını ve ateşi düşürmeye de yardımcı olur. Aspirin kullanımı çocuklarda, Reye sendromu adı verilen nadir görülen ancak hayatı tehdit edebilecek kadar ciddi sonuçlar doğurabilen bir hastalığa neden olabilir. Bu nedenle çocuklarda aspirin kullanımı mutlaka doktor gözetiminde olmalıdır. Tüm bu nedenlerden dolayı Kawasaki hastalığının başlangıç tedavisi genellikle hastanede yapılır.
Ateşin düşmesi sonrası tedavide, eğer koroner arter anevrizması gelişmişse aspirin kullanımı devam eder. Aspirin, anevrizmaya bağlı kan pıhtılaşmasını önler ve pıhtının vücudun değişik organlarına giderek sorun çıkarmasının önüne geçer. Tedavi esnasında suçiçeği veya grip geçiren çocukların aspirin kullanımını bırakması gerekebilir. Çünkü bu viral enfeksiyonlar sırasında aspirin kullanımı Reye sendromuna neden olur.
Kawasaki hastalığı belirtileri, ilk gamma globulin tedavisinin uygulanmasıyla birlikte iyileşme gösterir. Kawasaki hastalığı tedavi edilmediğinde yaklaşık 12 gün sürer. Ancak hastalığın sebep olduğu komplikasyonlar daha uzun süre devam edebilir.
Kawasaki hastası çocukta, kalp rahatsızlıkları ile ilgili bulguların olması durumunda, hasta kısa aralıklarla takip edilir. Çocukta kalp rahatsızlığının tedavi sonrası devam etmesi, kalp ve damarlarda kalıcı hasar oluşması gibi durumlarda daha ileri tetkik ve tedavi gerekebilir. Hasta pediatrik kardiyologa sevk edilir ve hastanın kalp rahatsızlıkları ayrıntılı olarak incelenir. Kalp rahatsızlığı ile ilgili pediatrik kardiyolog tarafından çocuk için en uygun tedavi yöntemi belirlenir ve uygulanır. Kawasaki hastası çocukların, doktor tarafından belirlenen aralıklarla düzenli olarak kalp kontrollerini yaptırması tavsiye edilir. Böylece kalpte meydana gelen bir problem erken fark edilirse tedavisi yapılabilir.
Kawasaki hastalığında erken ve tanı tedavi, ilerleyen dönemlerde gelişebilecek komplikasyonları önlemede büyük önem taşır. Bu nedenle hastalıkla ilişkili olabilecek belirtilere sahip çocukların en yakın sağlık merkezine götürülmesi yararlı olacaktır.
Kawasaki hastalığı ile ilgili merak ettiğiniz konuları Grup Florence Nightingale Hastaneleri’nin uzman ekibine sorabilir, sorunuzla ilgili öneriler isteyebilirsiniz. Bize ulaşmak için web sitemizde yer alan iletişim formunu kullanabilirsiniz.