İnce bağırsak, mide ile kalın bağırsağı birbirine bağlayan sindirim sistemi organıdır. Besinlerin sindirim ve emilimi, yaklaşık 7 metre uzunluğunda olan bu organda gerçekleşir. İnce bağırsak, karın boşluğunun orta-alt kısmında yer alır.
İnce Bağırsak Hastalıkları ve Belirtileri Nelerdir?
Salgıladığı hormonlar ve içerdiği bağışıklık sistemi elemanlarıyla vücutta pek çok görevi üstlenen ince bağırsaklar ile ilgili görülebilecek problemler:
- Kanama,
- İltihaplanma,
- Enfeksiyon,
- Obstrüksiyon (tıkanma),
- İnflamatuvar bağırsak hastalığı,
- Çölyak hastalığı,
- Kanser olarak sayılabilir.
İnce Bağırsak Kanaması Nedir?
İnce bağırsak kaynaklı kanamalar, tüm gastrointestinal (sindirim) sistem kanamalarının yaklaşık %5'ini oluşturur.
Kanama hızlı ya da yavaş şekilde olabilir. Yavaş kanamalarda, dışkıda kan miktarı gözle görülebilecek düzeyde olmayabilir. Yavaş kanamanın en sık neden olduğu durum kansızlıktır (anemidir). Kanamanın hızlı gerçekleştiği durumlarda ise dışkı katranlı siyah bir görünümde olabilir.
İnce bağırsakta bulunan anormal yapıdaki damarlar, ince bağırsak kanamasının en çok görülen nedenidir. İnflamatuvar bağırsak hastalıklarından biri olan Crohn hastalığı, iyi ya da kötü huylu tümörler, ülserler kanamanın diğer sebepleri arasındadır.
Kronik böbrek hastalığı ve kalp kapak hastalığı olan hastalarda ince bağırsakta anormal yapıda damar görülme sıklığı artmıştır. Ayrıca nonsteroidal antiinflamatuar (NSAİİ) ilaç grubuna ait ilaçların kullanımı ince bağırsakta ülser oluşumuna neden olabilir.
Kanamanın kaynağının belirlenmesi için yapılacak ilk tetkik endoskopidir. Endoskopinin kaynağı bulmada yetersiz olduğu durumlarda enteroskopi, kapsül endoskopi, bilgisayarlı tomografi kullanılabilir. Kaynağın sayılan tüm yöntemlerle bulmanın mümkün olmadığı durumlarda cerrahi şartlar altında enteroskopi yapılır. Kanamanın hangi duruma bağlı olarak gerçekleştiği, tedavi yöntemi belirlemede önem taşır.
Damar yapısındaki bozukluklara bağlı kanamada, endoskopik yöntemle kanayan bölge elektrik akımı yardımıyla yakılarak kanama durdurulabilir. Nadir olarak damarın bulunduğu ince bağırsağın cerrahi olarak çıkarılması gündeme gelebilir. Tümöre bağlı kanamada eğer tümör şiddetli bir kanamaya neden oluyorsa çıkarılması gerekir. Az miktarda kanamaya yol açan tümörler alınmayabilir. Ülsere, Crohn hastalığına bağlı kanamalar ilaçla tedavi edilebilir.
İnce Bağırsak İltihaplanma ve Enfeksiyonları
İnce bağırsağın inflamasyonu (iltihaplanması), enterit olarak da adlandırılır. İnflamasyon, bazen midede ve kalın bağırsakta da görülebilir.
Enteritte; ishal, bulantı, kusma, iştah kaybı, karın ağrısı, rektumda ağrı ve kanama ya da mukus içeren dışkı, ateş görülebilir.
En sık görülen neden viral veya bakteriyel enfeksiyona bağlıdır. Bunun yanında enterit; ilaç, alkol, radyasyon ile ilişkili olarak da gelişebilir. Crohn hastalığı da enterite sebep olabilir.
Enterit tanısı koyarken hastanın hikayesi büyük önem taşır. Kan ve biyokimyasal testlerde enfeksiyon belirteçlerine bakılarak enteritin enfeksiyon kaynaklı olup olmadığı araştırılır. Enteriti hafif geçiren hastalarda tedaviye gerek duyulmayabilir. Enterit ishalle birlikte su ve mineral kaybına sebep olacağından hastaların bol sıvı tüketmesi, mineral alması gerekmektedir. Ağır enterit hastalarında serum ile su ve mineral dengesinin sağlanması için hastaneye yatış gerekebilir. Kanser gibi hastalıkların tedavisinde kullanılan radyasyon terapisine bağlı enteriti olanlarda radyasyon tedavisinin kesilmesi gündeme gelebilir.
İnce Bağırsak Obstrüksiyonu (Tıkanması)
Besinler, sindirim sistemi boyunca uzun bir yol kat ederler. Bu yol boyunca organlar sürekli ve düzenli bir hareket halindedir. Bu hareket besinlerin sindirim sisteminde ilerlemesini sağlar. İnce bağırsak tıkanması bu hareketin durmasına neden olur. Bağırsak tıkanması kısmi ve tam olabilir. Bağırsağın tıkalı kısmının önündeki bölgede yiyecek, içecek, mide asidi ve gaz birikmesi olur. Biriken bu maddelerin bağırsak duvarına yaptığı basınç, bağırsağın yırtılmasına (perforasyon) yol açabilir. Bu durumda bağırsak içeriği, karın boşluğuna yayılır. Bağırsak perforasyonu hayatı tehdit edebilecek ciddiyette bir durumdur.
Başlıca belirtiler;- Aşırı şişkinlik,
- karın ağrısı,
- iştah kaybı,
- bulantı,
- kusma,
- gaz ve dışkı çıkaramama,
- kabızlık veya ishal,
- kramp,
- karında şişmedir.
Önceden geçirilmiş cerrahiye bağlı olarak karında oluşan adezyonlar (yapışıklıklar), bağırsak kısımlarının birbiri etrafında dönmesi, fıtıklar, safra taşları, Crohn hastalığı bağırsakta tıkanıklığa neden olabilen mekanik sebeplerdendir. Bağırsağın gelişimsel bozukluklarına ve yutulmuş cisimlere bağlı tıkanıkları çocukluk çağında karşılaşılabilen sık nedenler arasındadır. Bağırsaktaki hareketlerin geçici olarak durduğu ileus tablosu da tıkanıklığa yol açabilir. İleus gelişimine neden olan durumlar; karın cerrahisi, enfeksiyon, opioid türü (morfin) ağrı kesici kullanımı ve mineral dengesizlikleridir.
Tanıda fizik muayene, kan testi ve biyokimyasal testler, X-ray film (röntgen), bilgisayarlı tomografi ve kolonoskopi yöntemleri kullanılabilir. Tedavi planı yapılırken tıkanıklığın ciddiyeti önemli bir etkendir. Kısmi tıkanıklığın olduğu durumda bir süre bağırsakların dinlendirilerek damardan beslenmenin sağlanması yeterli olabilirken tıkanıklığın tam olduğu, tıkanıklığın komplikasyonlara yol açtığı durumlarda cerrahi müdahale gerekebilir.
Çölyak Hastalığı
Çölyak hastalığı, gluten adlı proteini içeren besinlerin tüketilmesine karşı verilen immün (bağışıklık) cevaptır. Gluten içeren besinlerin tüketilmesi, aşırı immün cevaba neden olur. Bu cevap sonucu, ince bağırsağın yüzey alanının artmasını sağlayan ve besinlerin emiliminde büyük rol oynayan villüs yapısı hasar görür. Hasar gören villüslerin işlevlerini yitirmesi sonucu besinlerin emiliminde problemler ortaya çıkar.
Belirtileri;- İshal veya kabızlık,
- halsizlik,
- kilo kaybı,
- şişkinlik,
- gaz,
- karın ağrısı sık görülen belirtiler arasındadır.
Kişinin sahip olduğu genlerin ve gluten içeren yiyeceklerin tüketiminin Çölyak hastalığı gelişimine katkı sağladığı düşünülmekle birlikte kesin neden henüz açığa kavuşmamıştır.
Çölyak hastalığı, anne sütünden ek gıdaya geçen bebeklerde görülebileceği gibi travma, doğum yapma, cerrahi işlem geçirme gibi stresli süreçlerden geçen kişilerde ortaya çıkabilir.
Tanıda glutene karşı oluşan antikor varlığının araştırıldığı serolojik testler kullanılır. Endoskopi ve kapsül endoskopi, Çölyak hastalığına bağlı bozulan villüs yapısını göstermede yardımcı olabilir. Tedavide tek yöntem gluten içeren besinlerden uzak durmaktır.
12 Parmak Bağırsağının (Duodenum) Kanseri ise ince bağırsağın mideden hemen sonraki kısmı olan 12 parmak bağırsağı pankreas, safra yolları ve midenin komşuluğunda yer aldığı özellikli bir bölgedir. Bu bölgede tümör yapısının büyümesi halinde sarılık ve kanama belirtileri daha çabuk görülür. Ayrıca istemsiz kilo kaybı, iştahsızlık ve hazımsızlık ve şişkinlik gibi diğer sindirim sistemi bulguları da eşlik eder.
Tanıda radyolojik görüntüleme yöntemleri ile gastroskopiyle (ağızdan ucunda kamera bulunan hortum yutturularak) bu bölgedeki bağırsağın iç boşluğu (lümen) incelenir ve gerekli yerlerden biyopsi alınarak kesin tanı konur.
İnce Bağırsak Kanseri
İnce bağırsak kanseri, nadir görülen bir kanser türüdür. İnce bağırsakta görülen kanserler farklı tiplerde olabilir.
Sık görülen kanser tipleri;- adenokarsinom,
- nöroendokrin tümörler,
- lenfoma,
- sarkom olarak sayılabilir.
- Karın Ağrısı
- sarılık
- bulantı
- kusma
- halsizlik
- kilo kaybı
- dışkıda kan
- sulu ishal
- ciltte kızarıklık ince bağırsak kanserlerinde görülebilen belirtiler arasındadır.
İnce Bağırsak Kanseri nedenleri arasında bağırsak hücrelerinin DNA'sında meydana gelen mutasyonlar, hücrelerin kontrolsüz çoğalmasına sebep olabilecek değişimlere yol açar. Bu durumda mutasyonlu DNA'ya sahip hücreler, daha hızlı çoğalarak büyür ve tümör dokusunu oluşturur. Kanser hücreleri, tümör çevresindeki dokulara da yayılım göstererek farklı organlara sıçrayabilir.
Risk Faktörleri: Genetik faktörler, Crohn ve Çölyak gibi bağırsak hastalıkları, zayıflamış bağışıklık sistemi kanser açısından risk oluşturan durumlardır.
Tanı için radyolojik yöntemler arasındaki bilgisayarlı tomografi, manyetik rezonans görüntüleme (MRG), PET, baryumlu radyografi (hastaya baryumlu sıvı içirerek seri halde filmlerinin çekildiği yöntem) ve nükleer tıp taramaları gibi görüntüleme yöntemleri kullanılabilir. Bağırsak iç yüzeyinin görülmesi amacıyla endoskopi, kapsül endoskopi, tekli ve çiftli balon endoskopisi gibi araçlara başvurulabilir. Tümörün görüntüleme teknikleri ve endoskopik yöntemlerle görülemediği durumlarda kapalı (laparoskopik) veya açık cerrahi girişimlerle tümör lokasyonu belirlenmeye çalışılır.
İnce bağırsak kanser tedavisini, sahip olunan kanserin türü ve evresi belirler. Cerrahi yöntemle kanserli dokunun mümkünse tamamen çıkarılması hedeflenir.
Kemoterapi, tümörün cerrahi olarak çıkarılamayacağı veya kanserin nüks etme ihtimalinin yüksek olduğu durumlarda tercih edilir.
İmmünoterapi ise bağışıklık sisteminin kanserle savaşmasına yardım edecek ilaçlardan oluşan bir tedavi yöntemidir. İleri evre ince bağırsak kanserlerinde kullanılabilir.