Arama

Üzgünüz, Aradığınız Sonuç Bulunamadı

Aramanızla eşleşen herhangi bir sonuç bulunamadı, lütfen arama terimlerinizi değiştirerek tekrar deneyiniz.

Enfeksiyon Nedir? Enfeksiyon Belirtileri Nelerdir?

image

Deride döküntü, nefes darlığı ve iştahsızlık enfeksiyon belirtilerinden bazılarıdır. 
 

Enfeksiyon Nedir? Belirtileri Nelerdir?

Gözle görülmeseler bile çevremizde varlıklarını sürdüren mikroskobik canlılar, çeşitli hastalıkların oluşmasına neden olabilirler. Hatta bazı mikroorganizmalar, vücut direnci zayıflamadığı takdirde cilt üzerinde veya sindirim sistemi kanalı boyunca herhangi bir rahatsızlığa neden olmadan yaşamlarına insan vücudu üzerinde devam ederler.

Vücuttaki doku ve hücrelerin, bazı mikroorganizma veya organizmalar tarafından istila edilmesi ve bu istilacı canlıların çoğalması ile meydana gelen rahatsızlıklar, enfeksiyon hastalıkları adını alır. Hastalığın oluşmasını izleyen süreç içerisinde, savunma sistemi enfeksiyon odağına karşı bazı cevaplar oluşturur. Bağışıklıktan sorumlu hücreler tarafından hastalık etkenin ortadan kaldırılması amacıyla, antikor ve sitokinler olarak adlandırılan maddelerin üretimi gerçekleşir. 

Antikorlar, hastalığa neden olan mikroorganizmanın canlılığın sonlandırılması amaçlayan, hasar vermeye programlı molekülleri tanımlar. Sitokinler ise vücutta çeşitli reflekslerin harekete geçirilmesini sağlar ve bağışıklık hücrelerinin daha fazlasının bu mücadelede yer almasını uyarıcı etki yaparlar.

Sitokinlerin etkileri sonucunda, enfeksiyon hastalığının seyrinde bazı belirti ve bulgular oluşur. Enfeksiyon esnasında aşırı miktarda üretilen sitokinlere bağlı olarak oluşan belirtilerin en sık görülenleri, vücut sıcaklığında artış meydana gelmesi, bulantı-kusma ve halsizlik olarak karşımıza çıkar.
 

Bakteriyel Enfeksiyonlar

Bakteriler, vücudun herhangi bir bölgesinde enfeksiyona neden olabilir. Bu canlıların insanlara geçişi hava, su, gıda veya hastalığı taşıyan ve yayan canlı tanımlaması için kullanılan vektörler vasıtasıyla gerçekleşebilir. 

Aynı zamanda birçok bakteri, enfeksiyon hastalığı oluşturmadan vücutta kolonize olabilir. Bu bakteriler, vücudun normal florasında yer alan bakteriler olarak sınıflandırılır. 

Bakteriyel bir hastalığın başlangıcında ve sonrasında hastalığın nasıl seyredeceğine dair fikir veren bazı kriterler mevcuttur. Bakterinin hastalık oluşturabilme kapasitesi, bulaşıcılığı ve zarar verme potansiyeline karşılık olarak bağışıklık sisteminin bakteriye karşı uygun cevabı oluşturabilme yeteneği, bakteriyel enfeksiyonun ne yönde ilerleyebileceğinin değerlendirilmesinde kullanılan kriterlerin başında gelir.

İnsan vücudunun neredeyse tamamı bakteriler tarafından istilaya uğrayabilir. Bazı bakteri türleri vücudun sadece belirli doku ve organlarında hastalık oluşturma eğilimindedir.

Akciğer tutulumuna bağlı olarak oluşan pnömoni (zatürre) hastalığında nefes darlığı belirtisi oluşabilir. Beyini saran zar yapılarında bakterilerin çoğalması ve hastalık oluşturması ile baş ağrısı ve ense sertliği gibi belirtiler meydana gelebilir. Deri üzerinde kıl diplerinin bakteriler tarafından istila edilmesi sonucu apse olarak adlandırılan oluşumlar ortaya çıkabilir. 

Bakteri enfeksiyonları bazı durumlarda kan dolaşımına geçerek yayılımını genişletebilir. Vücudun her yerinde çoğalmasını sürdüren bakterilere karşı oluşturulacak savunma girişimleri, vücudun kaldırabileceğinden daha fazla bir etkiye neden olarak çoklu organ yetmezliğinin nedeni olabilir.
 

Viral Enfeksiyonlar

Virüsler dış ortamda herhangi bir canlılık belirtisi göstermezken, konak hücreye bağlanması ile faaliyetlerine başlarlar ve bu faaliyetlerin temelinde, bağlandığı hücreyi ve içindeki molekülleri kendi kopyalarını oluşturmak için kullanmak yer alır. 

Kış aylarında salgınlar yapabilen grip hastalığının etkeni, influenza virüsüdür. Bu virüs genellikle solunum yollarında enfeksiyona neden olarak ateş, titreme, terleme, kas ağrıları, baş ağrısı, öksürük ve boğaz ağrısı gibi belirtiler ile kendisini gösterebilir.

Herpes simpleks virüsü kendi içinde 2 alt türe ayrılır. Tip 1 Herpes virüsü ile ağız bölgesinde içi sıvı dolu uçukların oluştuğu tespti edilirken, tip 2 Herpes virüsü ise genital bölgede ağrılı ve kaşıntılı lezyonlar meydana getirir. 

Bazı virüsler belirli organları hedef alır ve hatta isimlerini bu özelliklerinden alırlar. Hepatit kelime anlamı olarak karaciğerde meydana gelen inflamasyonu tanımlar. Hepatit virüslerinin birçok alt türü bulunur. Bu virüslerin karaciğeri hedef alması sonucu oluşan hastalık tablosunda halsizlik, bulantı-kusma, özellikle karnın sağ üst bölgesinde hissedilen ağrı, iştah kaybı, sarılık, çay rengi idrar yapma ve dışkının açık beyaz renkli olması gibi belirtiler yer alır.

Vücudun çeşitli bölgelerinde meydana gelen siğillerden ise insan papillomavirüsü (HPV) sorumludur. Birçok virüste olduğu gibi HPV için de birçok alt tip söz konusudur. HPV tiplerinin bazıları siğil oluşumuna neden olurken bazı türleri ise genital kanserlerin oluşmasından sorumlu tutulur. Günümüzde HPV’ye bağlı olarak oluşacak kanserlerden korunmaya katkı sağlayabilen aşılar geliştirilmiştir.

Virüsler arasında bazı türler direkt olarak bağışıklık sisteminin kendisini hedef alabilir. İnsan bağışıklık yetmezliği virüsü yani HIV, savunma hücrelerinin ölümüne neden olarak o kişide tüm enfeksiyon hastalıklarının gelişimine zemin hazırlayabilir.
 

Mantar Hastalıkları

Mantarların oluşturduğu enfeksiyon hastalıkları genellikle vücut direncinin zayıflaması sonrasında ortaya çıktıkları için fırsatçı enfeksiyonlar olarak adlandırılır. Kandidalar ve aspergilozlar en sık karşılaşılan mantar hastalıklarını oluşturur. Genellikle küçük çocuklarda görülen pamukçuk, kandida türüne bağlı gelişen mantar hastalıklarına örnek teşkil eder.

Aspergiloz genellikle akciğerleri tutar ve bıçak saplanır gibi göğüs ağrısı ile kanlı balgam çıkarma gibi bulgularla seyredebilir. Akciğer filmlerinde hastalık varlığına dair delilleri olan ve antibiyotik tedavisine rağmen ateşin kontrol altına alınamadığı ve belirtilerin devam ettiği kişilerde aspergilozlara bağlı oluşmuş bir solunum yolu enfeksiyonu açısından dikkatli olunmalıdır.
 

Parazitlere Bağlı Oluşan Enfeksiyonlar

Parazitler, üzerinde bulundukları canlıya zarar veren ya da o canlıyı kullanarak yaşamını sürdüren organizmaları tanımlar. Paraziter hastalıklar dünya üzerinde özellikle gelişmekte olan ülkelerde daha yoğun olacak şekilde milyonlarca kişiyi etkisi altına almış rahatsızlıklardır.

Bağırsak kurtlarından, sıtma nedeni olan plazmodyumlara, şark çıbanı olarak adlandırılan leyişmanya ile amipli dizanteriye kadar birçok hastalığın etkeni olarak parazitler karşımıza çıkar. Parazitlerin insanlara bulaşmasında genellikle bir taşıyıcı ara canlı formu vardır ve bu canlı vektör adını alır. Sıtma hastalığı için vektör olarak kabul edilen canlılar dişi sivrisinekler iken şark çıbanı hastalığında tatarcık sinekleri hastalığın yayılmasını sağlayan vektör olarak kabul edilir.

Enfeksiyon hastalıklarında etken canlının bulaşma yolu göz önünde bulundurulduğu takdirde hangi yöntemlerin o enfeksiyondan korunma amacıyla uygulanabileceğine dair fikir elde edilebilir. 

Cinse yolla bulaşan hastalıklarda kondom kullanımı, temas yoluyla bulaşan hastalıklarda uygun mesafe ve dezenfeksiyon yöntemlerinin kullanımı, damlacık yoluyla bulaşan hastalıklarda hastalığın öksürük, hapşırma ya da sohbet esnasında yayılımını engellemek amacıyla maske kullanımı ve hava yolu ile bulaşan hastalıklarda kişinin izolasyon kurallarına uygun hareket etmesi, çeşitli enfeksiyonlardan korunma amacıyla uygulanabilecek yöntemlere örnek teşkil ederler. 

Vektörler vasıtasıyla yayılan hastalıklarda ise ara canlılara yönelik olarak alınacak tedbirler ile hastalığın oluşma sıklığında bir azalma sağlanabilir.

Ellerin düzenli olarak yıkanması ve koruyucu ekipmanların sağlık personellerince kullanımları, enfeksiyon hastalığının sağlık kuruluşu içinde ve dışında yayılmasına karşı alınacak önlemlerin başında yer alır.
 

Enfeksiyon Kapan Yara Nasıl Anlaşılır?

Tüm vücut yapıları arasında dış etkenler ile en sık travmaya uğrayan organ şüphesiz ki deridir. Derinin zararlı mikroorganizmaların bulaşmasına karşı açık hale gelmesi, deri bütünlüğünün bozulması sonrasında gerçekleşir.

Deride bulunan herhangi bir yaranın enfekte olması ile birlikte, anatomik bağlantılar vasıtasıyla enfeksiyon deriden deri altına, oradan kas yapısına oradan da nadir de olsa tüm vücuda yayılım gösterebileceği için dikkatli olunmalıdır.

Herhangi bir yaranın üzerinde ve çevresinde meydana gelen bazı belirti ve bulgular yaranın enfekte olduğuna işaret ediyor olabilir. 

  • Yara çevresinde kızarıklık,
  • Isı artışı,
  • Yara bölgesinde ağrı hissi,
  • Ödem,
  • Yaradan kötü kokulu akıntı gelmesi,
  • İyileşmenin bir türlü tam olarak sağlanamaması. 

Yaralanma bölgesinde çoğalan mikroorganizmaların uzaklaştırılması amacıyla, enfeksiyon etkeni canlıya yönelik olarak çeşitli ilaçlar kullanılabilir.

Yanığa bağlı oluşan yaralarda genellikle mantarlar enfeksiyonu gelişir ve tedavilerinde ilgili hekimin uygun görmesi halinde antifungal etkili ilaçlar kullanılabilir. Bakterilerden kaynaklanan yara yeri enfeksiyonlarında ise hekimin reçetelendirmesi halinde antibiyotik içeren kremler yarar sağlayabilir.

 

Bu Makale Size Yardımcı Oldu mu?
Bu Makale Size Yardımcı Oldu mu?
UZM.DR. YASEMİN BALBAY
Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji
İstanbul
Florence Nightingale Hastanesi
İstanbul Florence Nightingale Hastanesi
PROF.DR. FATMA NUR İRİS
Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji
Gayrettepe
Florence Nightingale Hastanesi
Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi
UZM.DR. FERİDE GÖKÇE DEMİR
Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji
İstanbul
Florence Nightingale Hastanesi
İstanbul Florence Nightingale Hastanesi
UZM.DR. ASLIHAN DEMİREL
Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji
Gayrettepe
Florence Nightingale Hastanesi
Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi
PROF.DR. FEHMİ TABAK
Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji
İstanbul
Florence Nightingale Hastanesi
İstanbul Florence Nightingale Hastanesi
İletişim Formu
Yukarı Kaydır
loading