İnsan vücudunda dengenin sağlanmasında görevleri olan pek çok organ vardır. Kemikler, kaslar, iç kulak ve gözlerden gelen duyuların tamamı beyin ve beyincikte toplanarak çözümlenir, böylece denge sağlanır.
Vertigo Nedir?
Pek çok organın yer aldığı bu yapının herhangi bir bölümünde oluşan sorun, dengeyi tümüyle bozabilir. Bu nedenle denge sorunları veya dengedeki bozukluğa bağlı baş dönmesi gibi problemler yaşayan bireylerde tüm bu yapının detaylı bir şekilde incelenmesi gerekir. Denge bozukluğuna yol açan ve oldukça yaygın olan vertigonun en önemli belirtisi baş dönmesidir.
Hafif baş dönmelerinden günlük yaşamı olumsuz etkileyerek ayakta durabilmeyi dahi zorlaştırabilen boyutlara ulaşabilen vertigo, her 100 kişinden 3'ünde görülen bir denge bozukluğudur. Kulak Burun Boğaz ve Nöroloji kliniklerinin uzmanlık alanlarına giren bu hastalığın görüldüğü kişilerde denge mekanizmasındaki bozukluğun nedeni mutlaka araştırılmalı ve tedavi uygulanmalıdır.
Vertigo; denge mekanizmasının bozulmasına bağlı olarak gelişen, genellikle iç kulak hastalıkları veya beyin ve beyincikle ilgili bazı sorunlardan kaynaklı olarak ortaya çıkan bir sağlık problemidir. İç kulakta yer alan denge organları, vücutta dengenin sağlanmasında en önemli görevleri üstlenen yapılar arasındadır. İç kulağın yapısında yer alan ve işitme organları ile yan yana olan denge organları, labirent olarak da adlandırılan 3 adet yarım daire kanalı ve iki adet keseden oluşur.
Normal şartlarda sağlıklı bireylerde yer çekimi, ileri ve geri hareketler, kesecikler tarafından; dönme hareketi ise yarım daire kanalları tarafından algılanır ve buna yönelik dengeyi sağlama sinyalleri buralardan beyin ve beyinciğe gönderilir. Bahsedilen bu denge sistemi farklı bir deyişle vücudun hareketlerinin algılanmasını ve buna göre dengenin sağlanmasını hedefler. Kişi hareketsiz bir şekilde durduğu zamanlarda her iki kulakta yer alan denge organlarından beyne aynı sinyaller iletilir.
Vertigo hastalarında iç kulaktaki denge organlarında veya denge mekanizmasında görev alan diğer organlarda görülen herhangi bir sorun nedeniyle bu sinyal iletiminde bozukluklar ortaya çıkar. Söz konusu sorunlara bağlı olarak beyne iletilen denge sinyallerinde aksama veya hatalar görülebilir ve buna bağlı olarak kişi hareketsiz olsa da çevresindeki her şey hareket ediyormuş gibi algılayabilir. Baş dönmesi olarak da adlandırabileceğimiz bu sorun, vertigoyu işaret eder.
Gerçek anlamda vertigo, kişinin bulunduğu ortamın çevresinde dönüyor veya hareket ediyor olduğu hissine kapılması olarak değerlendirilebilir. Dengesizlikten farklı olarak vertigoda bir hareket illüzyonu söz konusudur ve etraftaki objeler aslında olmadığı hareket ediyor olarak algılanır. Vertigo tek başına bir hastalık olmayıp vücuttaki denge organlarında bulunan herhangi bir hastalığın bir belirtisi olarak tanımlanır ve semptomatik tedavilere ek olarak gerçek tedavi için bu hastalığın ne olduğuna yönelik araştırmalar mutlaka yapılmalıdır.
Vertigo Belirtileri Nelerdir?
Vertigonun en önemli belirtisi baş dönmesidir. Vertigo teşhisi alan hemen hemen her birey, sağlık kuruluşlarına baş dönmesi şikayetiyle başvurur. Fakat bazı hastalarda baş dönmesi haricinde bazı ek semptomlar da görülebilir. Vertigo belirtileri arasında sayılabilecek bu durumlar şu şekildedir:
- Kulak çınlaması
- Kulakta basınç hissi
- İşitme problemleri
- Mide bulantısı ve kusma
- Anormal göz hareketleri
- Çift görme
- Uykuya eğilim
- Bilinç bulanıklığı
- Koordinasyon bozukluğu
- Kol ve bacaklarda kuvvet kaybı
Yukarıdaki belirtilerden bir veya birkaçı vertigo hastalarında olabileceği gibi bazı hastalarda baş dönmesi tek başına da görülebilir. Hastalara vertigo teşhisinin konulmasının ardından hastalarda denge mekanizmasında bozukluğa neden olan sorunlara yönelik gerekli araştırmalar yapılmalıdır.
Vertigo Nedenleri Nelerdir?
Vertigonun nedeni, denge mekanizmasında görevleri bulunan herhangi bir organdan kaynaklı bozukluklar olabilir. Bunlar arasında en yaygını, kulak içi kristallerinin yerinden oynamasıdır. Yorgunluk, stres, darbe ve travmalar gibi nedenlere bağlı olarak iç kulakta bulunan kalsiyum ve mineral kristalleri yerinden oynayabilir. Sol kulakta bulunan kristallerin yerinden oynaması ile sol tarafa dönüldüğünde, sağ kulakta bulunan kristallerin yerinden oynaması ile sağ tarafa dönüldüğünde yoğun baş dönmesi sorunu yaşanır. Dönme hareketi ile yaşanan bu baş dönmesi 15 saniye gibi çok kısa süreli olabilse de hastalar için oldukça rahatsız edici bir durumdur.
Vertigoyu işaret eden belirtilerle sağlık kuruluşlarına başvuran hastalarda Kulak Burun Boğaz uzmanları tarafından kristal testi yapılarak bu sorun tespit edilebilir. İç kulakta meydana gelen iltihabi hastalıklar da denge organlarını etkileyerek ani başlayan vertigo ataklarına yol açabilir. İç kulakta bulunan ve dengenin sağlanmasında önemli görevleri bulunan salyangoz sıvısının miktarında herhangi bir nedene bağlı olarak zaman zaman artış gözlenebilir. Bu durum da vertigo nedenleri arasında yer alır ve kulakta yoğun çınlama ve işitme sorunlarını da beraberinde getirebilir.
İç kulağa ilişkin herhangi bir soruna rastlanmaması halinde vertigoya neden olan faktör, beyin ve beyincikle ilgili bir problem olabilir ve bu durumda gerekli tanı testleri yapılarak cerrahi operasyonlara başvurulması gerekebilir. Bunların haricinde kalan ve vertigo nedenleri arasında sayılabilecek faktörler ise stres, aşırı alkol kullanımı, alerjik sorunlar, aşırı tuz tüketimi, su tüketiminin yetersizliği ve sigara kullanımı olarak belirtilebilir.
Vertigo Teşhisi Nasıl Konulur?
Vertigo şikayetleriyle hastanelere başvuran hastalarda hekim tarafından detaylı bir şekilde tıbbi öykünün alınması ve fiziksel muayene teşhisin önemli bir bölümünü oluşturur. Hastanın yaşadığı şikayetlerin çok detaylı olarak öğrenilmesi gerçek vertigonun ayrımının yapılabilmesi için oldukça önemlidir. Tıbbi öykü alınırken hastadan şikayetlerin ne kadar süredir devam ettiği, pozisyon değiştirmeyle yaşanan baş dönmesi sorununun ilişkisinin nasıl olduğu, eşlik eden hastalıklar ve kullanılan ilaçların neler olduğu, herhangi bir baş travmasının yaşanıp yaşanmadığı gibi konularda bilgi alınır.
Bilinç bulanıklığı, konuşma bozukluğu ve uyku hali gibi nörolojik sorunların da eşlik edip etmediği öğrenilir. Fiziksel muayene sırasında hastadan bazı hareketler yapması istenebilir, ayrıca anormal göz hareketlerinin olup olmadığı hekim tarafından incelenebilir. Bazı kan testleri ile manyetik rezonans görüntüleme (MRG), bilgisayarlı tomografi (BT) gibi görüntüleme teknikleri ile altta yatan soruna ilişkin ileri araştırmalar yapılabilir. Elde edilen bulgulara göre vertigoya neden olan sorunlar belirlenerek bunlara yönelik bir tedavi başlatılır.
Vertigo belirtileri yaşayan bireyler, bu belirtilerin şiddeti ne olursa olsun sağlık kuruluşlarına başvurarak muayeneden geçmelidir. Tedavide yaygın şekilde tercih edilen üç temel yöntem vardır. Bunlardan ilki olan Vestibüler Rehabilitasyon, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon uzmanları tarafından vücutta denge bozukluğuna neden olan sorunların anlaşılması ve çözülmeye çalışılması şeklinde gerçekleştirilen tedavi yöntemidir. Hastada görülen şikayetler yok edilmeye çalışılır ve ciddi mide bulantısı görülen hastalarda kısa süreli ilaç tedavileri de önerilebilir.
Atakları sürekli hale gelen ve şiddetli olan hastalarda kortizon içeren vertigo ilaçlarının kullanımı önerilebilir. Kulak Burun Boğaz uzmanları tarafından kulaktaki denge organlarında herhangi bir sorunun tespit edilemediği hastalarda sorunun beyin ve sinir sistemine ilişkin olması halinde cerrahi müdahaleler gerekli olabilir. Mevcut medikal tedavilere ek olarak sağlıklı ve dengeli bir beslenme planının uygulanması da oldukça önemlidir. Bunun için gerekli görülmesi halinde hastalar diyetisyene yönlendirilebilir. Tüm besin ögelerinden yeterli miktarda tüketilmesinin yanı sıra günlük en az iki litre su tüketimine özen gösterilmeli, aşırı tuz tüketimi söz konusu ise buna son verilmelidir.
Alkol ve sigara kullanımı bırakılmalıdır. Vertigo hastaları, ani hareketlerden ve ağır sporlardan kaçınmalıdır. Fakat buna ek olarak düzenli bir egzersiz programı da belirlenerek vertigoyla mücadeleye yardımcı bazı egzersizler bu plana eklenmelidir. Vertigo egzersizleri olarak adlandırılan bu egzersizler, gerekli görülmesi halinde hekimler tarafından detaylı bir şekilde hastalara anlatılır ve önerilen sıklıkta tekrarlanması istenir.
Sonuç olarak vertigo hastaları Kulak Burun Boğaz uzmanları, Nöroloji uzmanları ve Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon uzmanları tarafından oluşan multidisipliner ekipler tarafından takip ve tedavi edilir. Tedavi planına uyum sağlayan hastalarda vertigo şikayetlerini önlemek veya büyük ölçüde azaltabilmek mümkün hale gelir.