Doğum lekesi, cilt üzerinde oluşan; doğum sırasında veya kısa bir süre sonrasında fark edilebilir durumda olan lekelerdir. Ancak beyaz saç gibi bazı doğum lekeleri, saçı etkilemesi nedeniyle bebek birkaç aylık büyüklüğe oluşana kadar fark edilmeyebilir.
Birçok bebek doğum lekesi ile birlikte doğsa da bu lekelerin bir problem haline gelmesi oldukça nadirdir. Çok az sayıda doğum lekesinde tıbbi müdahale söz konusudur. Fakat bazı kişiler, yetişkinlik yaşlarında doğum lekesini kozmetik nedenlerle de kaldırmak isteyebilir.
Doğum lekesi hakkında merak ettiğiniz diğer konular için yazının devamını takip edebilirsiniz.
Doğum Lekesi Nedir?
Doğum lekesi, doğum anında veya bu olaydan kısa bir süre sonra belirgin olan ciltte pigmentasyon gibi çeşitli değişikliklerin meydana geldiği lezyonları tanımlar. Birçok alt türü bulunan doğum lekesi lezyonları genellikle zararsızdır.
Doğum lekesi, sık tespit edilen durumlar arasındadır. Yapılan çeşitli araştırmalar yaklaşık olarak her 10 bebekten 1’inde doğum lekesi olduğuna işaret eder. Doğum lekesinin bazı türleri, diğer çeşitlerine göre daha sık tespit edilir. Örnek vermek gerekirse hemanjiom gibi vasküler doğum lekeleri, en sık tespit edilen doğum lekesi türlerinin başında gelir. Bu doğum lekeleri dışında nadir de olsa Porto şarabı lekesi gibi diğer doğum lekesi türleri de meydana gelebilir.
Doğum Lekesi Çeşitleri Nelerdir?
Doğum lekeleri kendi içinde temel olarak vasküler ve pigmente olmak üzere 2 kategoride incelenir. Vasküler doğum lekeleri, cilt altında yer alan kan damarlarının anormalliklerinden kaynaklanan doğum lekeleri olup bu lezyonlar genellikle pembe-kırmızı renkli olarak meydana gelebilir. Pigmente doğum lekeleri ise cilt üzerindeki pigmentasyon değişiklikleri sonucu oluşan renk anormallikleridir. Pigmente doğum lekeleri genellikle kahverengi doğum lekesi şeklindedir. Bazıları siyah veya maviye yakın tonlarda da oluşabilir.
Hemanjiomlar, leylek ısırığı adı verilen lezyonlar ve Porto şarabı lekesi, vasküler kaynaklı doğum lekesi türleri arasında yer alır. Cilt yüzeyine yakın bir katmanda oluşan hemanjiomlar pembe veya kırmızı renkli olarak boyun veya yüz bölgesinde meydana gelir. Bu lezyonlar genellikle ciltten kabarık bir yumru şeklinde başlar ve doğumu takiben aylar içerisinde büyümesini sürdürür. Birçok hemanjiom, zaman içerisinde kendiliğinden gerileme gösterir. Leylek ısırığı veya melek öpücüğü olarak isimlendirilen doğum lekeleri, hemanjiomlar gibi kırmızı veya pembe renkli olsalar da ciltte düz bir lezyon şeklinde ortaya çıkar. Genellikle yüz ve ense bölgesinde oluşan bu doğum lekesi türü, bebek kendini sıktığında veya ağlarken daha belirgin hale gelebilir.
Leylek ısırığı lekesi, zaman içerisinde solabilen lekeler arasındadır. Porto şarabı lekesi, pembeden mora kadar değişken bir renk skalasında meydana gelen; çocuk büyüdükçe kendisi de büyüyen ve ciltten kabarık olan lezyonlardır. Bir diğer doğum lekesi türü olan pigmente doğum lekeleri, kendi içerisinde cafe au lait lekeleri, mongol yaması veya konjenital (doğuştan gelen) benler olmak üzere alt gruplara ayrılır. Cafe au lait (sütlü kahve doğum lekeleri, kafeola) lekeleri, çevresine göre daha koyu kahverengi renkli düz lezyonlar olarak tespit edilirler. Bu beyaz doğum lekesi, vücudun herhangi bir bölgesinde oluşabilir. Cafe au lait lekeleri, Porto şarabı lekesi gibi kalıcı doğum lekeleri içerisindedir. Mongol (moğol) lekesi gri-mavi renkli bir doğum lekesi olup genellikle ezilme sonrası oluşan çürükler ile karıştırılan doğum lekesi türleridir. Bu pigmente doğum lekesi çeşidi genellikle kalça ve bel bölgesinde oluşur. Moğol lekesi genellikle zaman içerisinde kendiliğinden solma eğilimindedir. Bir diğer pigmente doğum lekesi türü olan konjenital benler, doğum ile birlikte mevcut olan kahverengi benleri ifade eder. Deri ile aynı düzeyde olabileceği gibi hafif kabarık olarak da oluşabilen bu lezyonlar, vücudun herhangi bir bölgesinde meydana gelebilir. Birçok konjenital ben kalıcı olma eğilimindedir.
Doğum Lekesi Neden Olur?
Doğum lekesi gelişimi ve gebelikte oluşan ve karşılık bulmayan aşermeler arasında bir bağlantı olması sadece bir şehir efsanesinden ibarettir. Doğum lekeleri, gebelik döneminde yapılan herhangi bir nedenden kaynaklanmayan lezyonlar olup genellikle oluşmalarının altında yatan asıl neden ortaya çıkarılamamaktadır.
Ancak bazı doğum lekeleri genetik geçişli olup aile bireyleri arasında kalıtsal olarak aktarılarak meydana gelebilir. Bazı doğum lekeleri ise nadir olarak meydana gelen genetik mutasyonlardan köken alabilir. Porto şarabı lekesi ile doğan çocuklardan bazılarında tespit edilen Klippel Trenaunay Sendromu, bu durumun örneklerinden biridir.
Doğum lekesi sebepleri arasında yer alan Nörofibromatozis Tip-1 hastalığı (NF1), vücutta birçok cafe au lait (sütlü kahve) lekesi ile karakterize bir genetik rahatsızlıktır. Bu hastalarda çok sayıda pigmente doğum lekesine ek olarak cilt ve sinir sistemini ilgilendiren yapılarda tümör gelişimi riskinde de bir risk artışı söz konusudur. Porto şarabı lekesi lezyonlarının olduğu bir diğer rahatsızlık olan Sturge Weber sendromunda ise doğum lekesi dışında inme benzeri durumlar ve glokom gibi göz problemleri ortaya çıkabileceği için dikkatli olunmalıdır.
Doğum Lekesi Nasıl Oluşur?
Doğum lekesinin nedenleri ve bu lezyonların nasıl oluştuğu henüz tam olarak aydınlatılamamış konular arasında yer alırlar. Ancak genel olarak temel iki doğum lekesi kategorisi olan pigmente ve vasküler doğum lekelerinin oluşmasında etkili olabilen faktörlerden bazıları tahmin edilmektedir. Vasküler doğum lekeleri genel olarak cilt seviyesine yakın bölümlerde yer alan kan damarlarının gelişimsel anomalilerinden oluşur. Bu doğum lekeleri kökenin kan damarları olması nedeniyle pembe kırmızı doğum lekesi görünümüne sahiptir. Pigmente doğum lekeleri ise cildin belirli bir bölümünde meydana gelen pigmentasyon değişikliklerinden köken alan lezyonlardır.
Pigmentasyon değişikliği melanin adı verilen maddenin düzeyinindeki artıştan kaynaklanır. Melanin artışı ise özellikle bu maddenin yapımından sorumlu olan melanosit hücrelerinin kümelendiği bölgelerde meydana gelir. Bu fizyolojik mekanizmalar dışında bazı araştırmalar, gebelik sırasında plasentadan salgılanan çeşitli proteinlerin doğum lekesi oluşumunda etkili olabileceği düşüncesini de sunmaktadır.
Doğum Lekesi Tedavisi Nasıldır?
Doğum lekesi tedavisi, kişinin sahip olduğu doğum lekesi türüne göre değişkenlik gösterir. İlaç kullanımı, lazer tedavisi veya cerrahi uygulamalar, doğum lekesi tedavisi kapsamında başvurulabilecek temel tedavi yaklaşımlarıdır.
Doğum Lekesi Geçer mi?
Doğum lekesi ilaç tedavisi, cerrahi girişimler ve lazer uygulamaları ile geçirilebilen bir durumdur. Evde yapılabilecek herhangi bir uygulamanın doğum lekeleri için etkili olmayacağının unutulmaması gerekir. Doğum lekesi ile ilgili herhangi bir tedavi girişimi sağlık kuruluşlarında uzman hekimler tarafından gerçekleştirilmelidir.
Doğum Lekesi Nasıl Geçer?
Cerrahi tıraşlama (doğum lekesi ameliyatı) uygulaması, doğum lekelerinin fiziksel olarak giderilmesinde etkili bir yöntem iken lazer tedavisi vasküler doğum lekelerinin daha az görünür hale gelmesinde etkilidir. İlaç tedavisi ise genellikle hemanjiom gibi doğum lekesi türlerinde başvurulan bir tedavi yaklaşımı olup bu lezyonların boyutlarında küçülmesinde etkili olabilir. Lazer tedavisinde Porto şarabı lekesi gibi kırmızı renkli doğum lekelerinin renginde açılma sağlanabilir. Lazerden çıkan ışınlar, kan damarlarının ısı etkisi ile ortadan kaldırılmasını veya küçülmesini gerçekleştirerek etkisini gösterir. Yaş faktörü, lazer terapisinin etkinliği üzerinde etkilidir. Bu tedavi yönteminin etkinliği göz önünde bulundurulduğunda genellikle bebeklerde doğum lekesi silme işlemi için başvurulur. Doğum lekeleri genel olarak genel sağlık durumunu olumsuz yönde etkilemeyen lezyonlardır. Ancak bu durumun kişiyi kozmetik olarak rahatsız etmesi halinde çeşitli tedavi yöntemleri uygulanabilir. Bu tedavi yöntemleri ile elde edilen sonuçlardan bazılarının kalıcı olmayabileceği unutulmamalıdır. Eğer sizde doğum lekelerinizden rahatsız oluyorsanız bir sağlık kuruluşuna başvurabilirsiniz.