Vaskülitler (damar iltihaplanmaları) içerisinde birçok hastalığın yer aldığı ve damarda inflamasyon gelişimi ile karakterize hastalıklardır. Bu rahatsızlık grubunun içerisinde yer alan Buerger hastalığında kol ve bacaklardaki damarlarda iltihaplanma meydana gelir. Bu küçük damarlarda hastalığın seyri sırasında meydana gelen ödem ve tıkanıklıklar cilt dokusunda hasar ile sonuçlanabilir. Buerger hastalığı gelişimi özellikle tütün kullanımı ile ilişkilidir.
Buerger Hastalığı Nedir?
Tromboanjitis obliterans veya halk arasında budama hastalığı olarak da bilinen Buerger hastalığı, özellikle alt ve üst ekstremitenin küçük ve orta boyuttaki damarlarını etkileyen bir inflamatuar hastalıktır. Bu hastalığın tipik olarak görüldüğü grup 20-50 yaş arasındaki tütün kullanan erkek bireylerdir. Damarlarda gelişen iltihaplanma zaman içerisinde el ve ayaklarda kan akımının yavaşlamasına veya durmasına neden olabilir.
Buerger hastalığı olan bireyler genellikle kol ve bacak kaslarında dinlenmeyle geçen güçsüzlük ve ağrı (kladikasyo) gelişiminden yakınırlar. Hastalığın ilerlemesi halinde istirahat ağrısı ve parmaklarda yara gelişimi gibi belirtiler de hastalık tablosuna eklenebilir.
Şu an için Buerger hastalığını tamamen ortadan kaldırabilecek bir tedavi yöntemi mevcut değildir. Bu hastalıktan mustarip kişilerin neredeyse tamamının tütün kullanan bireyler olması nedeniyle tedavi yaklaşımının temelini tütün kullanımının sonlandırılması oluşturur. Bu alışkanlıktan vazgeçilmesi ile birlikte hastalığın seyrinde oldukça olumlu bir iyileşme sağlanabilir.
Buerger Hastalığı Nedenleri Nelerdir?
Buerger hastalığının altında yatan asıl mekanizma henüz tam olarak aydınlatılamamış olsa da tütün kullanımı hem hastalığın başlaması hem de ilerlemesi ile oldukça yakından ilişkili bir faktördür.
Buerger hastalığının ortaya çıkışına dair çeşitli teoriler mevcuttur. Bazı uzmanlara göre Buerger hastası olan kişilerde tütün kullanımı ile maruz kalınan kimyasallar, damar duvarındaki kolajen gibi çeşitli önemli yapı maddelerinin hasarlanmasına neden olabilir. Bu rahatsızlığın gelişimine dair bir diğer teori ise tütün kullanımının bazı kişilerde bağışıklık sisteminin damar yapılarına karşı anormal yanıt oluşturmasıdır. Uzmanların Buerger hastalığı gelişiminde üzerinde durduğu bir diğer konu da genetik yatkınlıktır.
Buerger hastalığı gelişiminde etkili olduğu kabul edilen risk faktörleri şu şekilde özetlenebilir:
Tütün Kullanımı
Tütün kullanan bireylerde Buerger hastalığı gelişme riski oldukça yüksektir. Bu rahatsızlığın ortaya çıkışında tütünün herhangi bir formda kullanılması etkili olabilir. Sarma sigara içen veya paket olarak günde 1,5 paket sigara tüketen bireyler, Buerger hastalığı gelişme riskinin en yüksek olduğu grubu oluşturur. Akdeniz havzası, Orta Doğu ve Asya, tütün kullanımının en yüksek olduğu bölgeler arasında yer alır.
Kronik Diş Eti Hastalıkları
Uzun süreli olarak diş etlerinde enfeksiyon varlığı Buerger hastalığı gelişime ile ilişkili olabilecek bir faktördür. Ancak bu iki hastalık arasındaki bağlantı şu an için net olarak ortaya konulamamıştır.
Cinsiyet
Buerger hastalığı, erkeklerde kadınlara göre oldukça daha yüksek oranlarda tespit edilen bir rahatsızlıktır. Bu ilişkinin altında yatan neden erkeklerin kadınlara göre daha yüksek oranda tütün kullanmasından kaynaklanıyor olabilir.
Yaş
Buerger hastalığı genellikle 45 yaşından büyük bireylerde tespit edilir. Dolayısıyla yaşın ilerlemesi bu rahatsızlığın gelişimi için kabul edilen risk faktörleri içerisinde değerlendirilebilir.
Buerger Hastalığı Belirtileri Nelerdir?
Buerger hastalığında belirtiler kan damarlarında trombüs (pıhtı) gelişimi ile başlar. Normal kan akımının kısıtlanması sonrasında dokulara oksijen ve besin desteğinin azalması bu dokuların hasarlanması veya ölümü ile sonuçlanabilir. Buerger hastalığında ilk belirti genellikle etkilenen bölgede ağrı hissinin oluşmasıdır. Ardından ağrı belirtisine güçsüzlük şikayeti de eklenebilir.
Buerger hastalığı gelişimi ile oluşabilecek birçok belirti ve bulgu mevcuttur:- El ve ayaklarda gelip geçici tarzda ağrı hissi oluşması
- Parmaklarda açık yara meydana gelmesi
- Toplardamarlarda inflamasyon
- Soğuk ortamlarda parmakların soluk görünmesi
Hastalığın seyrinin kötüleşmesi el ve ayak damarlarındaki kan akımının kesilmesi ile sonuçlanabilir. Akışın kesintiye uğraması sonrasında özellikle parmakların uç kısımlarına ulaşan kan akımında belirgin bir azalma meydana gelir. Yeterince besin ve oksijen desteği alamayan dokular zaman içerisinde canlılığını kaybedebilir. Dokuların bu şekilde canlılığını yitirmesi özellikle el ve ayak parmak uçlarında kangren gelişimi ile sonuçlanabilir.
Koyu mavi veya siyah renkli cilt gelişimi, parmak uçlarında his kaybı meydana gelmesi ya da etkilenen bölgelerde ağır bir koku oluşması, kangren gelişimi sonrasında ortaya çıkabilecek belirtiler arasında yer alır. Kangren oldukça önemli ve acil müdahale edilmesi gereken bir sağlık problemidir. Bu problemin tedavisi için ise genellikle etkilenen bölgenin ampute edilmesi gereklidir.
Buerger Hastalığı Tanısı Nasıldır?
Buerger hastalığının tanısı klinik bir tanıdır. Klinik tanı kavramı bu rahatsızlığın tanısının kişideki belirti ve bulgular üzerinden gerçekleştirildiği ve kullanılabilecek spesifik bir tetkikin bulunmadığı anlamına gelir. Ancak bu kavram Buerger hastalığında hiçbir test kullanılmayacağı anlamına gelmez. Bu hastalığın seyri sırasında oluşan belirtiler ile benzer şikayetler oluşturan rahatsızlıkların ayırt edilmesinde birçok farklı tetkikten faydalanılabilir.
Kan testleri Buerger hastalığı ile diyabet, lupus ve diğer kan pıhtılaşmasına yatkınlık ile seyreden hastalıkların ayırt edilmesinde fayda sağlayabilen tetkiklerdir. Bu tetkiklerin ardından hekimler çeşitli görüntüleme yöntemleri ile damar yapılarının incelenmesine başvurabilir. Anjiografi adı verilen radyolojik tetkik özel bir x-ray görüntüleme yöntemi olup hekimlerin kişinin arterlerine (atar damarlarına) kontrast madde verilerek gerçekleştirilir. Ekokardiyografi (EKO) yöntemi ile kalbe uzak damarlarda trombüs varlığının dışlanması, Buerger hastalığının bir diğer tanısal yaklaşım aşamasıdır.
Allen testi, hekimler tarafından Buerger hastalığının tanısına yönelik olarak gerçekleştirilen bir diğer testtir. Bu testin temel amacı ellerdeki kan akışının değerlendirilmesidir. Bu testin pozitif olmasının sadece Buerger hastalığında ortaya çıkan bir durum olmadığı unutulmamalıdır. Kan akışını ölçmenin basit bir yolu olan bu testte öncelikle ellerinizi sıkıca yumruk yaparak kanın elinizden kolunuza doğru uzaklaşmasını sağlamanız gerekir.
Bir yandan da hekimler kol damarlarınıza baskı uygular ve böylelikle gelen kanın da azaltılması sağlanmış olur. Bu süreç içerisinde el renginin giderek açıldığı rahatlıkla gözlenebilir. Ardından kişiler ellerini açar. Bu noktadan sonra hekimler de damarlar üzerine bası yapmayı sonlandırarak elin hangi damara bası yapıldığında ne kadar zamanda normal rengine döndüğü incelenir. Bu sürenin geniş bir zaman zarfını kapsaması Buerger hastalığına işaret eden bir bulgu olarak değerlendirilebilir.
Buerger hastalığının seyri kişilerin tütün kullanımını sonlandırıp sonlandırmamasına bağlı olarak değişkenlik gösterebilir. Bu alışkanlığından vazgeçmeyen hastaların yaklaşık olarak %43’ünde tanıyı takiben ortalama olarak 8 sene içerisinde amputasyon (uzvun tıbbi amaçla kesilmesi) meydana gelebileceği unutulmamalıdır. Sigarayı bırakanlarda ise bu oran yaklaşık olarak %6 civarındadır. Amputasyon riskinin azaltılmasında erken tanı ve tedavi oldukça önem arz eder.
Buerger Hastalığı Tedavisi Nasıldır?
Buerger hastalığının kesin tedavisi şuan için mevcut olmasa da tedavinin temel mihenk taşı tütün kullanımının sonlandırılmasıdır. Hastalığın ortaya çıkmasının ardından günde 1-2 adet sigara içilmesi bile rahatsızlık sürecinin ağırlaşmasına neden olabilir.
Bu zararlı alışkanlığın sonlandırılması dışında Buerger hastalığı nasıl geçer sorusuna yanıt niteliği taşıyan diğer uygulamalar şu şekildedir:- Damar genişletici ilaçların kullanımı
- Yürüme gibi fiziksel aktivite yapılması
- Kol ve bacaklara aralıklı olarak kompresyon (baskı) uygulanması
- Etkilenen bölgedeki duyu sinirlerinin kesilmesi (sempatektomi)
Tütün kullanımının sonlandırılması ile seyrinde önemli bir iyileşme sağlanabilen Buerger hastalığına dair belirti ve bulguları vücudunuzda fark etmeniz halinde en yakın sağlık kuruluşlarına başvurarak uzman hekimlerden destek almanız önerilir.
Buerger hastalığı ile ilgili merak ettiğiniz konuları Grup Florence Nightingale Hastaneleri’nin uzman ekibine sorabilir, sorunuzla ilgili öneriler isteyebilirsiniz. Bize ulaşmak için web sitemizde yer alan iletişim formunu kullanabilirsiniz.