Arama

Üzgünüz, Aradığınız Sonuç Bulunamadı

Aramanızla eşleşen herhangi bir sonuç bulunamadı, lütfen arama terimlerinizi değiştirerek tekrar deneyiniz.

Diz Ağrısına Yol Açan Başlıca Sorunlar Nelerdir?

image

Dizler, günlük yaşamda en sık kullanılan eklemler arasında yer alır. Bu nedenle incinme, yaralanma veya yıpranma ile hasar almaya birçok ekleme oranla daha yatkındır. Herhangi bir nedenle oluşan diz ağrıları, ileri yaştaki bireylerde daha sık görülmekle birlikte birçok insanın yaşadığı sağlık sorunlarından bir tanesidir.

Diz Ağrısı Nedir ?

Karmaşık bir yapıya sahip olan diz ekleminde ağrıya neden olabilecek pek çok sorun ortaya çıkabilir. Diz ağrılarının en yaygın nedeni osteoartrittir ve yaşlı bireylerde oldukça sık olarak görülür. Buna ek olarak romatizmal hastalıklar, enfeksiyonlar, kıkırdak problemleri, diz bağları ve menisküslere ilişkin sorunlar gibi pek çok farklı nedenle de diz ağrıları oluşabilir.

Yürürken, merdiven çıkarken, egzersiz sırasında ve bazen dinlenme halindeyken dahi hissedilebilen diz ağrıları son günlerde başlamış ise yapılan ters hareketler veya diz ekleminde incinmeye neden olabilecek aktiviteler nedeniyle gelişmiş olabilir. Fakat ağrılar uzun süredir devam ediyorsa, zaman zaman azalıp zaman zaman şiddetleniyorsa bir eklem hastalığını işaret etme olasılığı yüksektir. Bu nedenle bir haftadan uzun süren veya şişlik, kızarıklık gibi sorunlarla birlikte görülen diz ağrıları önemsenmeli ve mutlaka hekime başvurulmalıdır.


Dinlenme halinde sızlama şeklinde hissedilen veya merdiven inip çıkma, oturup kalkma, adım atma, eğilme gibi eylemler sırasında ağrı, takılma hissi gibi sorunların yaşanması, genel olarak diz ağrısı olarak tanımlanabilir. Ağrının ne şekilde ve hangi şiddette hissedildiği ağrıya neden olan sağlık sorununa göre değişkenlik gösterir. Ağrı ve hassasiyete ek olarak dizlerde şişme ve kızarıklık da gözlenebilir, bu durum tek bir dizde görülebileceği gibi her iki dizi birden etkileyebilir.

Her yaştan bireyi etkileyebilen diz ağrılarında en yaygın neden kireçlenme (osteoartrit) iken gut hastalığı, enfeksiyonlar ve diz ekleminin yapısına ilişkin sorunlar gibi birçok farklı etken de rol oynayabilir. Diz eklemine ilişkin sorunlar veya dizde ağrı oluşumuna neden olan hastalıklar, tedavi edilmedikçe kötüleşerek hareketi kısıtlayacak boyutta ciddi sorunlara yol açabilir. Bu nedenle özellikle de kronikleşen diz ağrıları yaşayan kişiler, sağlık kuruluşlarına başvurarak ağrılarının nedenini öğrenmelidir.

Diz Ağrısı Belirtileri Nelerdir ?

Diz ağrıları günlük yaşamda zaman zaman hissedilen ağrılardır. Bazı durumlarda eklemin aşırı kullanımı, zorlanması veya daha önceden yapılmamış hareketlerin ilk kez denenmesi gibi olağan durumlara bağlı olarak ortaya çıkan ve kendiliğinden iyileşen ağrılar söz konusu olabilir. Fakat özellikle ağrının bir haftadan uzun sürmesi halinde durumun altında yatan bir eklem hastalığının görülme olasılığı artar.

Diz ağrıları genellikle keskin ve kullanım sırasında artan donuk ağrılar şeklinde görülür. Buna ek olarak bazı bireylerde donuk bir yanma şeklinde de hissedilebilir. Ağrı dize dokunma ile birlikte şiddetlenebilir, şişlik ve kızarıklık, morarma gibi renk değişimleri de görülebilir. Özellikle aşağıdaki durumların varlığı halinde mutlaka bir hekime başvurmak ve muayeneden geçmek gerekir:

  • Düşme ve travma öyküsü varsa,
  • Eklemde şişlik ve kızarıklık söz konusuysa,
  • Eklemde hareket kısıtlılığı varsa,
  • İstirahatle geçmeyen veya giderek şiddetlenen ağrı varsa,

Ağrılar çok şiddetli olmasa da uzun süredir devam ediyorsa vakit kaybedilmeden hekime başvurulmalıdır.

Diz Ağrısı Nedenleri Nelerdir ? 

Diz ağrıları geçici veya kronikleşmiş halde olabilir. Yaralanma, kaza veya eklemin zorlanması ile oluşan ağrılar geçicidir ve ağrılar şiddetli olmadığı takdirde herhangi bir tedavi gerektirmeden kendiliğinden iyileşebilir. Osteoartrit veya eklemde ağrıya neden olabilecek bir hastalıktan dolayı gelişen ağrılar ise kalıcı ve kroniktir. Bunlar eklemin fiziksel yapısına ilişkin bozukluklardan kaynaklı olabileceği gibi farklı hastalıklara bağlı oluşan diz ağrıları şeklinde de gerçekleşebilir. Diz ağrısına neden olabilecek bazı durumlar şu şekildedir:

  • Osteoartrit (Kireçlenme): Eklem dejenerasyonu ile görülen, ağrı ve iltihaplanma ile birlikte özellikle de ileri yaştaki bireylerde görülen eklem yıkımı şeklinde gelişen bir sağlık sorunudur.
  • Romatoid artrit: Eklemlerde deformasyona ve kemik kaybına neden olabilen kronik bir otoimmün inflamatuar hastalıktır ve dizlerle birlikte vücudun farklı eklemlerini de etkileyen ağrılı şişliklere neden olur.
  • Bursit: Tekrarlayan eklem yaralanmaları sonucunda veya diz ekleminin aşırı kullanımına bağlı olarak oluşan iltihaplanmadır.
  • Gut hastalığı: Dokularda ürik asit birikimine ve buna bağlı olarak ağrılara yol açan bir tür hastalıktır.
  • Tendinit: Dizin ön kısmında hissedilen ve yokuşta yürüme, merdiven çıkma, tırmanma gibi eylemler sırasında şiddetlenen ağrılara neden olur.
  • Baker (Fırıncı) kistleri: Eklemleri yağlayan ve hareket kabiliyetini sağlayan sinovyal sıvının diz arkasında birikmesi ile ağrı oluşumuna neden olan kistlerdir.
  • Diz kapağı çıkıkları: Genellikle kaza veya travmalar sonrasında oluşan diz kapağı çıkmaları, diz ağrılarına neden olabilir.
  • Bağlarda yırtılma: Eklemlerin zorlanması veya travmaları sonrasında dizde bulunan dört bağdan herhangi birinin yırtılması ile diz ağrıları oluşabilir. En sık yırtılan diz bağları ön çapraz bağlardır.
  • Kemik tümörleri: En yaygın görülen ikinci kemik kanseri türü olan osteosarkom genellikle diz eklemlerini etkiler ve bu bölgede kronik ağrılara neden olur.
  • Kıkırdak hasarları: Diz ekleminde yer alan ve kemikten daha yumuşak, hassas bir yapıya sahip olan kıkırdaklarda çeşitli nedenlerle oluşan bozukluklar dizde ağrıya neden olabilir.
  • Kemik kırıkları: Özellikle travma sonrasında oluşan ağrılarda kemik kırıklarına bağlı diz ağrıları görülebilir.
  • Aşırı kiloluluk: İdeal kilonun üzerine alınan her kilo, dizler üzerinde bir yük oluşturduğundan kilolu kişilerde diz eklemlerinin zarar görme olasılığı önemli derecede yükselir. Kilonun neden olduğu baskı ve zorlama dolayısıyla diz ağrıları ve eklem hastalıkları sıklıkla görülür.

    Yukarıdaki durumlara ek olarak bazı enfeksiyon hastalıklarında da dizlerde ve bazı diğer eklemlerde ağrılar sıklıkla görülür. Burkulma, düşme ve çarpma sonrasında, fiziksel aktivitelerde duruş bozuklukları veya teknik hatalar sonrasında, egzersiz öncesinde ısınma hareketleri uygulanmadığında veya kaslar yanlış şekilde gerildiğinde de diz ağrılarına neden olabilen travmalar ortaya çıkabilir. Bu tür travmalar tedavi edilmediğinde kötüleşerek kalıcı sorunları da beraberinde getirebilir. Bu nedenle kronik diz ağrıları veya kaza sonrası oluşan ağrılar mutlaka ciddiye alınmalı ve sağlık kuruluşlarına başvurulmalıdır. 
     

Diz Ağrısı Teşhisi Nasıl Konulur ?

Diz ağrısı, dizlerde güçsüzlük, şişlik, kızarıklık, yanma ve hareket kısıtlanması gibi sorunlarla sağlık kuruluşlarına başvuran hastalarda öncelikli olarak hastanın tıbbi öyküsü detaylı bir şekilde öğrenilir. Hekim tarafından yapılacak fiziksel muayene ile dizde renk değişimi veya şişlik olup olmadığı kontrol edilebilir, eklemin çeşitli yerlerine baskı yaparak ağrının artıp azalması hakkında bilgi alınabilir. Ardından genellikle tıbbi görüntüleme tekniklerine başvurularak diz eklemindeki sorunlar araştırılır. Bunun için yaygın olarak manyetik rezonans görüntüleme (MRG) uygulamasından yararlanılır.

Bu görüntüleme sırasında kemik ve eklemler, kıkırdaklar, tendonlar, kaslar ve bazı kan damarları detaylı bir şekilde incelenebilir. Buna ek olarak röntgen ve bilgisayarlı tomografi (BT) uygulamaları da yapılabilir. Ek olarak romatoartrit veya enfeksiyon hastalıkları gibi bazı olasılıkların değerlendirilmesi açısından kan testlerine de başvurulabilir. Tüm bu araştırmaların ardından dizlerde ağrıya neden olabilecek sorunlar tespit edilir ve bunlara yönelik tedavi planı oluşturulur.

Diz Ağrısı Tedavisi Nasıl Yapılır ?

Diz ağrıları için tedavi planı yapılırken öncelikle ağrıya neden olan faktör belirlenmelidir. Sebep her ne olursa olsun şişmanlık sorunu olan hastaların bir diyetisyene yönlendirilmesi ve ideal kilolarına inmeleri sağlanarak eklemlerdeki baskı ortadan kaldırılmalıdır. Ağrıya neden olan sorunlar için uygulanan tedaviler arasında;

  • Fizik tedavi ve rehabilitasyon,
  • Farmakolojik tedavi (İlaç tedavisi),
  • Enjeksiyonlar,
  • Cerrahi operasyonlar yer alır.

Bursit gibi bazı problemlerde aralıklı buz kompresi uygulamalarından yararlanılabilir. Ek olarak geceleri sırt üstü yatma, ortopedik tabanlı rahat ayakkabılar kullanma, uzun süre ayakta kalmaktan kaçınma ve bazı diz egzersizlerini uygulama gibi önerilerde bulunulabilir. Diz ağrılarının hafifletilmesi veya gut, romatoid artrit gibi hastalıklar söz konusu ise bunların tedavi edilmesi amacıyla bazı ilaç tedavileri uygulanabilir.

Diz çevresinde bulunan kasların güçlendirilmesi eklemin korunmasına ve iyileştirilmesine önemli katkı sağlar. Bu nedenle fizik tedavi uygulamaları ve güçlendirme egzersizleri önerilebilir. Bazı durumlarda hekim tarafından diz eklemi içerisine çeşitli ilaçlar veya sıvıların enjeksiyonu şeklinde bir tedavi planı başlatılabilir. Özellikle artrit alevlenmeleri söz konusu ise ağrıları önemli ölçüde azaltan kortikosteroid enjeksiyonları, eklemleri yağlayan sıvıyı artırma amaçlı olarak hyalüronik asit enjeksiyonları veya iltihabı azaltan, iyileşmeyi destekleyen trombosit açısından zengin plazma (PRP) enjeksiyonları tercih edilebilir.

Bazı diz eklemi hastalıkları veya yaralanmalar cerrahi operasyonları gerektirebilir. Bu durumda ameliyat ile diz eklemi içerisindeki sorunlar ortadan kaldırılabilir veya hafifletilebilir. Son yıllarda sıklıkla uygulanmaya başlayan ve oldukça başarılı sonuçlar elde edilen kök hücre tedavisi (hücre konsantrasyon uygulaması) uygun profildeki hastalarda diz ağrısına yol açan pek çok hastalığın tedavisi için kullanılmaktadır. Bazı hastalarda ise cerrahi operasyonla kısmi veya tam diz protezleri yerleştirilerek sağlıklı bir diz eklemi elde edilebilir.

Osteoartrit başta olmak üzere birçok eklem hastalığında biyokimyasal ve hormonal dengelerin sağlanarak hastalığın tedavi edilebilmesi için akupunktur uygulamalarından da yararlanılabilmektedir. Tüm bu tedavi yöntemlerinden hangisinin veya hangilerinin uygulanması gerektiğine hekim tarafından yapılacak detaylı araştırmalar ve tanı testlerinin sonucunda karar verilir.

Bu Makale Size Yardımcı Oldu mu?
Bu Makale Size Yardımcı Oldu mu?
PROF.DR. AZMİ HAMZAOĞLU
Ortopedi ve Travmatoloji
İstanbul
Florence Nightingale Hastanesi
İstanbul Florence Nightingale Hastanesi
PROF.DR. ÖMER KARATOPRAK
Ortopedi ve Travmatoloji
Kadıköy
Florence Nightingale Hastanesi
Kadıköy Florence Nightingale Hastanesi
PROF.DR. SİNAN KAHRAMAN
Ortopedi ve Travmatoloji
Kadıköy
Florence Nightingale Tıp Merkezi
Kadıköy Florence Nightingale Tıp Merkezi
PROF.DR. İRFAN ÖZTÜRK
Ortopedi ve Travmatoloji
İstanbul
Florence Nightingale Hastanesi
İstanbul Florence Nightingale Hastanesi
PROF.DR. İBRAHİM TURAN
Ayak ve Ayak Bileği Cerrahisi
İstanbul
Florence Nightingale Hastanesi
İstanbul Florence Nightingale Hastanesi
OP.DR. MUSTAFA FAİK SEÇKİN
Ortopedi ve Travmatoloji
İstanbul
Florence Nightingale Hastanesi
İstanbul Florence Nightingale Hastanesi
PROF.DR. MERİÇ ENERCAN
Ortopedi ve Travmatoloji
İstanbul
Florence Nightingale Hastanesi
İstanbul Florence Nightingale Hastanesi
PROF.DR. AYHAN NEDİM KARA
Ortopedi ve Travmatoloji
İstanbul
Florence Nightingale Hastanesi
İstanbul Florence Nightingale Hastanesi
PROF.DR. MURAT DEMİROĞLU
Ortopedi ve Travmatoloji
Ataşehir
Florence Nightingale Hastanesi
Ataşehir Florence Nightingale Hastanesi
OP.DR. HAMİSİ MWARİNDANO MRAJA
Ortopedi ve Travmatoloji
İstanbul
Florence Nightingale Hastanesi
İstanbul Florence Nightingale Hastanesi
İletişim Formu
Yukarı Kaydır
loading