Tüm dünyada ve ülkemizde, koroner arter hastalıklar (KAH) en önemli sağlık problemleri arasındadır ve iş görmezlik veya ölümün başlıca sebeplerinden birisi olarak kabul edilmektedir. Miyokard infarktüsü (MI) olarak bilinen kalp krizi de koroner arter hastalıklardan bir tanesidir. Kalp krizinin tanımı, kalbi besleyen koroner arterlerin tıkanması ile bu damarın besin, oksijen ve kan taşıdığı kalp kasında geri dönüşü olmayan hasarların oluşturması ve bu durumdan kaynaklanan kasılma bozuklukları şeklinde yapılabilir. Kalp krizine neden olan oldukça fazla faktör söz konusudur. Bunlar genetik yatkınlık ve aile öyküsü gibi doğuştan gelen durumlar olabileceği gibi, sonradan ortaya çıkan obezite ve stres benzeri olumsuz faktörler de olabilir. Kalp krizi kimi zaman ciddi semptomlar ile kendini gösterirken, kimi zaman ise asemptomatik olarak gerçekleşebilir. Kalp krizi acil bir durumdur ve hızlı müdahale gerektirir. Bu sebeple, kalp krizi belirtilerinin kişiler tarafından iyice anlaşılması ve toplum bilinci oluşturulması kalp krizinde geç başvurulan tıbbi desteğe bağlı ölüm riskini azaltacaktır.
Kalp Krizi Nedir?
Kalp krizi (miyokard infarktüsü), kardiyovasküler rahatsızlıklar arasında en sık rastalanan hastalıklardandır. Kalp krizi, koroner arterde aniden oluşan damar spazmı ya da tıkanıklığı sonucunda, kalp kasına giden kanın azalması ile birlikte oksijen ihtiyacının artması ve kasların geri dönüşsüz bir şekilde nekroza (hücre ölümü) uğraması durumudur. Ölüm oranı oldukça yüksek bir hastalıktır, bu sebeple genel sağlığın korunması ve düzenli olarak sağlık rutin tetkiklerin yaptırılması son derece önemlidir.
Kalp Krizi Belirtileri Nelerdir?
Kalp krizi genellikle istirahat halinde nadiren egzersiz ve uyku sırasında görülen bir sağlık problemidir. Her hastalıkta olduğu gibi kalp krizinde de belirtiler kişiden kişiye farklılık gösterebilmektedir.
Ancak, tipik kalp krizi belirtileri şu şekilde sıralanabilir:- Göğüs ağrısı: Kalp krizinin genellikle ilk belirtisidir. Baskı yapıcı, yakıcı ya da sıkıştırıcı şekillerde ortaya çıkabilir. Bazı durumlarda sırt, omuz, çene , dişler ve sol kola yayılabilir. Genellikle erkeklerde, kadınlardan daha sık rastlanan bir kalp krizi belirtisidir.
- Cilt: Soğuk, soluk ve nemli bir cilt, deri renginde değişiklikler gözlenebilir. Cilt soğukluğu hastanın yaşadığı şok durumundan kaynaklı olabilmektedir.
- Nörolojik semptomlar: Sinirlilik, huzursuzluk, anksiyete, soğuk terleme, küçük uyaranlardan rahatsız olma ve fazla tepki gösterme hali gözlenebilir.
- Bulantı ve kusma: Bulantı ve kusma semptomları kadın hastalarda erkeklerden daha sık rastlanılan bir durumdur. Ek olarak soğuk terleme ve ölüm korkusu gibi semptomlar da eşlik edebilmektedir.
- Hıçkırık: Diyaframda meydana gelen irritasyon hıçkırık benzeri semptomlar oluşmasına neden olabilir.
- Pulmoner değişiklikler: Miyokard infarktüsü sırasında kalp yetmezliği gelişmişse akciğer ödemi benzeri pulmoner problemler gözlenebilir.
- Üriner değişiklikler: Tansiyon düşüklüğü sebebi ile hastada sık idrara çıkma hali gözlenebilir.
- Kardiyovasküler değişiklikler: Nabız düzensizliği ve düşüklüğü gözlenebilir. Kan basıncı ağrı başlangıcı ile yüksek ardından düşük seviyelerde seyredebilir.
- Kas ve iskelet problemleri: Kişi yorgun, güçsüz ve gergin gözükür.
“Kalp krizi belirtileri kaç gün sürer?” sorusu da sıklıkla merak edilen sorular arasındadır. Ancak bu soruya net bir cevap vermek mümkün değildir. Belirtiler gibi, belirtilerin görülme süresi de kişiden kişiye değişiklik göstermektedir. Ancak, kalp krizinin genellikle akut gelişen bir hastalık olduğu ve semptomlarının aniden ortaya çıktığı söylenebilir.
Toplumdaki her bireyin kalp krizi belirtilerini oldukça iyi biliyor olması gerekmektedir. Kalp krizinde erken tanı ve tedavi kişinin hayatını kurtarır, oluşacak zararların azalmasını sağlar ve hastalık süreci geçtikten sonra kişinin yaşam kalitesinde düşüklük yaşamasını engel
Sessiz Kalp Krizi Belirtileri Nelerdir?
Çoğu kişi tarafından kalp krizinin her zaman aşırı şiddetli semptomlar şeklinde kendini göstereceği sanılır. Ancak bu durum her zaman doğru değildir.
Sessiz kalp krizleri asemptomatik olarak bilinir ve kalp krizinin 7 sessiz belirtisi şu şekildedir:- Mide yanması,
- Mide ekşimesi,
- Soğuk basmaları,
- Terleme hali,
- Nefes alamama şikayetleri, nefes darlığı,
- Nedeni bilinmeyen bitkinlik ve yorgunluk hali,
- Can sıkıntısı ve bunalım hali.
Kalp Krizinde Risk Faktörleri Nelerdir?
Kalp krizi birçok nedenle ortaya çıkabilir. Bu nedenler risk faktörleri olarak değerlendirilmektedir. Risk faktörlerinin tespiti ve bu risk faktörlerini gidermeye yönelik yaşam tarzı değişikliklerine gidilmesi kalp krizinin gerçekleşme ihtimalini düşürecek ve genel vücut sağlığına destek sağlayacaktır. Kalp krizindeki risk faktörleri kontrol altına alınabilir risk faktörleri ve kontrol altına alınamayan risk faktörleri olarak sınıflandırılmaktadır. Kontrol altına alınabilen risk faktörleri de kendi içinde majör ve minör risk faktörleri olarak iki gruba ayrılır.
Kontrol Altına Alınabilir Risk Faktörleri:- Majör Risk Faktörleri: Yüksek kan basıncı (hipertansiyon), yüksek kan kolesterolü (hiperlipidemi) ve sigara kullanımı ya da sigara dumanına maruziyet hali.
- Minör Risk Faktörleri: Hareketsiz bir yaşam, şeker hastalığı (diyabet), alkol kullanımında aşırıya kaçılması, doymuş yağ, kolesterol ve kalori bakımından zengin sağlıksız beslenme alışkanlığı, stres ve kişilik yapısı.
- Erkek cinsiyet ve kadınlarda menopoz sonrası dönem,
- Genetik yatkınlık ve aile öyküsü,
- Yaş (kadın≥55 ve erkek≥45),
- Kişide kalp hastalığı varlığı.
Kalp Krizi Tipleri Nelerdir?
Kalp krizi nedenlerine göre farklı tiplerde gelişebilir.
Evrensel olarak kabul görmüş miyokard infarktüsü tipleri şu şekildedir:- Spontan miyokart infarktüsü ( MI TİP 1): Bir ya da daha fazla koroner arterde kan akımının azalması ile kalp kasında meydana gelen ölüm ile karakterize bir kalp krizi tipidir. Koroner arter damarlarda oluşan tıkanıklık ateroskleroz oluşumu sebebiyle oluşabilir.
- İskemik bir dengesizliğe bağlı miyokart infarktüsü (MI TİP 2): Koroner arter hastalıkları dışında bir durumun oksijen yetersizliğine sebep olması durumunda ortaya çıkan bir kalp krizi tipidir. Solunum yetersizliği, tansiyon düşüklüğü, anemi, taşikardi ve bradikardi bu durumun oluşmasına sebep olan nedenlerden bazılarıdır.
- Miyokart İnfarktüsüne bağlı kardiyak ölüm (MI TİP 3): Biyobelirteçler için kan numuneleri veya kardiyak biyobelirteçler yükselmeden miyokart iskemisi düşündüren kardiyak ölüm. EKG değişiklikleri ya da SoDB ile gelişebilir.
- Revaskülarizasyon işlemleri ile ilişkili miyokart infarktüsü (MI TİP 4 ve 5): Revaskülarizasyon işlemleri sırasında gerekli olan cihazlarla kalbe müdahale edilirken gerçekleşebilen miyokard infarktüsü tipleridir.
Kalp Krizini Önlemek İçin Neler Yapılabilir?
Kalp krizi gün geçtikçe artış gösteren ve son derece ciddi bir sağlık problemidir. Bu nedenle kendiniz ve sevdikleriniz için birtakım önlemler alarak kalp krizini önlemeye yönelik adımlar atabilirsiniz.
Elbette her hastalıkta olduğu gibi kalp krizinden korunma konusunda da sağlıklı bir yaşam tarzını benimsemek son derece önemlidir. Düzenli ve sağlıklı beslenmek, fiziksel aktivitelerde bulunmak, kilo problemleriniz varsa bunu gidermeye yönelik çalışmalar yapmak, destek almak, kan basıncı, kolesterol ve şeker değerlerinizi normal referans aralığında tutmaya gayret etmek, sigara ve alkol kullanımını bırakmak, stresten uzak bir hayat yaşamaya çalışmak ve rutin olarak sağlık taramaları yaptırmak, doktor kontrolüne başvurmak kalp krizini önleme amacıyla atılması gereken bazı adımlardır.
Kalp Krizi Anında Ne Yapılmalı?
Kalp krizi çoğu zaman ani gelişen ve oldukça ciddi bir sağlık problemidir. Kalp krizi ilk yardım gerektiren acil bir durumdur. Kalp krizi başladıktan sonra gelişen ölümlerin çoğunluğu ilk bir saat içerisinde gerçekleşir. Bu sebeple mümkün olan en kısa sürede en yakın sağlık kuruluşuna başvurulması son derece önemlidir.
İlk yapmanız gereken şey mümkün olan en hızlı şekilde 112 acil numarasını arayarak yardım talep etmek ve bilgilerinizi paylaşmaktır. Ardından, yardımın gelmesini olabildiğince sakin bir şekilde oturarak ya da uzanarak bekleyin. Unutmayın ki stres ve panik hali kalp krizini olumsuz etkileyecektir. Havadar bir ortamda beklemeye ve üzerinizdeki sıkı kıyafetleri gevşeterek rahatlamaya çalışın. Kuvvetli öksürük, ayakların kalp seviyesinin üstünde tutularak kan dolaşımının sağlanmaya çalışılması çok etkili olmasa da yardım beklerken yapılabilecek müdahaleler arasındadır.
İkinci Bir Kalp Krizini Önlemek İçin Neler Yapılmalıdır?
Kalp krizi sonrası bireyler her ağrıya ve semptoma karşı aşırı duyarlı bir hale geleceklerdir.
Ancak, ikinci bir kalp krizinden doktorunuzun size uygun gördüğü tedavi şemasını uygulayarak ve çeşitli yaşam tarzı değişikliklerine giderek korunabilirsiniz.- Kalp krizi geçirmiş bir birey olarak düzenli kullanmanız gereken birtakım ilaçlar olacaktır, bu ilaçları doktorunuzun reçete ettiği şekillerde ve vaktinde kullanmaya özen göstermelisiniz. Doktor kontrolü olmadan ilacı bırakmaktan ya da doz değişiklikleri yapmaktan kaçınmalısınız.
- Sigara kullanımı kesinlikle bırakılmalı ve sigara içilen ortamlarda pasif içici olarak bulunulmamalıdır. Sigarayı bırakma konusunda güçlük çekiyorsanız, uzman desteğine başvurabilirsiniz.
- Beslenme tarzı değişiklikleri yaparak, meyve, sebze ve lif bakımından zengin yiyecekler tüketmeli; doymuş yağ ve trans yağ tüketiminden kaçınmalısınız. Fazla kilolu iseniz, kilolarınızdan kurtulmalısınız.
- Fiziksel aktivitenizde artış yapmalısınız. Düzenli fakat yorucu olmayan yürüyüşler yapabilirsiniz. Ancak, aşırı sıcak ve soğuk havalarda egzersiz yapmanız tavsiye edilmemektedir.
- Stresten uzak, sakin, tartışmasız ve hoşgörülü bir yaşam tarzı benimseyin. İş temponuzu azaltmaya ve kendinize sizi rahatlatacak hobiler edinmeye gayret gösterin. Stres ile baş etme güçlükleri yaşıyorsanız, psikolog ya da psikiyatrist desteklerine başvurabilirsiniz.
Kalp Krizi Tanısı Nasıl Konulur?
Kalp krizi semptomları ile sağlık kuruluşlarına başvurduğunuzda tanı konulma aşamasında sağlık ekipleri sizden şikayetleriniz, şikayetlerinizin ne zamandır başladığı ve ne süredir devam ettiği ve ağrının yayılım gösterdiği bölgeler hakkında bilgi almak isteyeceklerdir. Kalp krizine özgü birtakım tanı koyucu kan testleri yapılır, elektrokardiyogram (EKG) çekilir ve kalp krizi teşhisi konulduktan sonra acil müdahale başlar.
Kalp Krizi Tedavisi Nasıl Uygulanır?
Kalp krizi oldukça ciddi bir sağlık problemidir, hastane yatışı ve yoğun bakım gerektirir.
Kalp krizi tanısı konulduktan ve acil müdahale yapıldıktan sonra tedavi şeması şunları içerebilir:- İlaç tedavileri ve koroner anjiyografi: Kalp krizinin çeşidine göre ilaç tedavileri uygulanır ve gerekli görülmesi halinde, kasık veya el bileği bölgesinden kalp damarları için özel bir ilaç yardımı ile röntgen ışınları yardımıyla görüntülenme alınır. Bu işlem ameliyat değildir.
- Trombolitik (pıhtı eritici) ilaç tedavisi: Başvurduğunuz sağlık kuruluşunda pıhtı eritici ilaç uygulamaları yapılır. Bu uygulama yoğun bakım servisinde yapılabilir.
- Acil anjiyografi ile balon veya stent uygulaması: Acil koşullarda anjiyografi ilk seçenek olabilir. Balon uygulaması kalp damarlarındaki daralmış bölgeye yerleştirilir ve balon şişirilerek damar genişletilir. Stent uygulaması kalp damarlarına küçük süzgeç benzeri bir halka damar içine yerleştirilir bu şekilde damar daralması engellenir.
- By-pass ameliyatı: Açık kalp ameliyatı ile tıkanmış damarların yeri başka yerlerden alınan damarlar ile değiştirilir. Anjio ile açılamayan damarlar için uygulanan bir yöntemdir.
Kalp sağlığı ihmali kabul etmeyecek kadar önem verilmesi gereken bir konudur. Kalp krizi ciddi bir sağlık sorunudur ve insan yaşamını tehdit eden önemli faktörler arasında yer alır. Bu konu hakkında bilinç kazanmak oldukça önemlidir. Kendi sağlığınızı ve sevdiklerinizin sağlığını korumak için sağlığınıza dikkat etmeli ve rutin kontrollerinizi yaptırmayı ihmal etmemelisiniz.