Arama

Üzgünüz, Aradığınız Sonuç Bulunamadı

Aramanızla eşleşen herhangi bir sonuç bulunamadı, lütfen arama terimlerinizi değiştirerek tekrar deneyiniz.

Efor Testi: Kalbinizin Performansını Nasıl Ölçeriz?

image

Efor testi, modern tıbbın kalp sağlığını değerlendirmede kullandığı temel ve etkili yöntemlerden biridir. Bu tanı yöntemi, kalbinizin fiziksel yük altında, yani egzersiz sırasında nasıl tepki verdiğini gözlemlemek amacıyla gerçekleştirilir. Vücut fiziksel aktiviteye başladığında kalbin oksijen ihtiyacı artar ve bu durum, kalbin yeterli kan akışı sağlayıp sağlayamadığına dair önemli ipuçları sunar. Kardiyologlar, bu egzersiz stres testi sırasında elde edilen verileri analiz ederek kalp damar hastalıkları, ritim bozuklukları veya diğer olası kardiyak sorunların erken belirtilerini tespit etmeye çalışır.

Efor testi özellikle göğüs ağrısı, nefes darlığı gibi şikayetleri olanlar, kalp sağlığı açısından risk faktörleri taşıyanlar (yüksek tansiyon, diyabet, yüksek kolesterol gibi) veya daha önce kalp krizi geçirmiş hastalar için büyük önem taşır. Test boyunca EKG kayıtları alınır, kan basıncı ve kalp hızı gibi hayati bulgular sürekli olarak izlenir. Bu verilerin dikkatli bir şekilde yorumlanması, sadece mevcut sorunları belirlemekle kalmaz, aynı zamanda gelecekteki kalp rahatsızlıklarının önlenmesine yönelik stratejilerin geliştirilmesine de yardımcı olur. Bu metinde, efor testinin uygulanış şekli, kimler için uygun olduğu, potansiyel riskleri ve elde edilen sonuçların nasıl yorumlandığına dair detayları bulacaksınız. Kalbinizin en iyi şekilde çalışmaya devam etmesi için bu testin sunduğu avantajları daha yakından keşfedeceğiz.

Efor Testi Nedir? (Egzersiz Stres Testi)

Efor testi, kalbin fiziksel aktivite sırasındaki performansını ölçen önemli bir tanı yöntemidir. Tıp dünyasında egzersiz stres testi veya kardiyak stres testi olarak da bilinen bu prosedür, kalbin artan fiziksel yük altında oksijen ihtiyacını ne ölçüde karşılayabildiğini gözlemlemek için kritik veriler sunar. Testin amacı, dinlenme anında belirti vermeyen ancak fiziksel eforla ortaya çıkabilecek koroner arter hastalığı gibi durumları tespit etmektir.

Örneğin, kalp damarlarında darlık bulunan kişilerde dinlenme anında yeterli kan akışı sağlanırken, egzersizle birlikte artan kan ihtiyacı karşılanamayabilir. Bu durum, test sırasında EKG değişiklikleri veya göğüs ağrısı gibi belirtilerle kendini gösterir. Bu özel kalp testi, genellikle bir koşu bandı veya sabit bisiklet üzerinde yapılır ve bu esnada hastanın kalp ritmi, kan basıncı ile EKG bulguları sürekli izlenir.

Efor Testi Nasıl Yapılır?

Efor testi hastanın hazırlığından başlayıp testin sonlandırılmasına kadar uzanan adımları içeren kontrollü bir süreci kapsar. Kardiyolog veya uzman bir sağlık personeli gözetiminde gerçekleştirilen test, güvenli bir ortamda kalbin egzersiz performansını ölçer.

Testten önce hastanın bazı hazırlıklar yapması gerekir. Genellikle işlemden 2-3 saat önce yemek yememek, kafein içeren içecekler ve sigara tüketmemek önemlidir. Egzersiz sırasında konforu artırmak için rahat kıyafetler ve spor ayakkabılar giyilmesi tavsiye edilir. Ayrıca düzenli kullanılan ilaçlar doktora bildirilmelidir. Özellikle beta bloker gibi bazı kalp ilaçları test sonuçlarını etkileyebileceği için doktor kontrolünde geçici olarak bırakılabilir.

Test başlamadan hemen önce hastanın göğüs bölgesine, kalbin elektriksel aktivitesini izleyecek özel EKG elektrotları yapıştırılır. Elektrotların cilde tam temas etmesi için gerekirse erkek hastaların göğüs bölgesi tıraş edilebilir. Koluna takılan bir tansiyon manşonu ile test boyunca kan basıncı düzenli olarak ölçülür.

Egzersiz aşaması genellikle bir koşu bandı veya sabit bisiklet üzerinde yapılır. Çoğu merkez, egzersiz yoğunluğunu kademeli olarak artıran “Bruce protokolü” gibi standart bir yöntem kullanır. Test, yavaş bir tempo ve düşük eğimle başlar, ardından her birkaç dakikada bir hız ve eğim artırılarak kalbin üzerindeki yük yavaşça yükseltilir. Bu kontrollü artış, kalbin farklı stres seviyelerine verdiği tepkileri gözlemlemeyi sağlar.

Egzersiz boyunca sağlık ekibi hastanın hayati bulgularını yakından takip eder. Kalbin elektriksel aktivitesi elektrotlar aracılığıyla bir EKG cihazına aktarılarak anlık olarak izlenir. Kalp hızı, kan basıncı ve efor kapasitesi (METS değeri) gibi veriler sürekli kaydedilir. Bu fiziksel verilerin yanı sıra hastanın yaşadığı semptomlar da büyük önem taşır. Göğüs ağrısı, nefes darlığı, baş dönmesi veya aşırı yorgunluk gibi şikayetler, kalpte bir sorun olabileceğine işaret edebileceğinden anında sağlık personeline bildirilmelidir.

Testin ne zaman sonlandırılacağı ise belirli kriterlere bağlıdır. Hasta, yaşa bağlı hedeflenen maksimum kalp hızına ulaştığında, belirgin EKG değişiklikleri görüldüğünde, şiddetli semptomlar oluştuğunda veya yorgunluk nedeniyle devam edemediğinde test bitirilir. Egzersiz sonrası hasta dinlenmeye alınır ve kalp ritmi ile kan basıncı normale dönene kadar izleme devam eder.

Efor Testi Neden Yapılır?

Efor testi, kalp ve damar sağlığını detaylı bir şekilde değerlendirmek amacıyla uzmanlar tarafından uygulanan önemli bir tanı yöntemidir. Kalbin fiziksel aktivite sırasında nasıl davrandığını gözlemlemek, dinlenme hâlindeyken ortaya çıkmayan bazı sorunları açığa çıkarabilir. Bir hastanın durumuna göre efor testi neden istenir sorusunun birçok yanıtı bulunur.

Başlıca nedenler şunlardır:

  • Koroner Arter Hastalığının Teşhisi: Kalp kasını besleyen koroner damarların daralması veya tıkanması durumunda, dinlenme anında herhangi bir belirti görülmeyebilir. Ancak efor sırasında kalbin artan oksijen ihtiyacı karşılanamazsa EKG değişiklikleri veya göğüs ağrısı gibi bulgular ortaya çıkar. Koroner arter hastalığı şüphesi taşıyan bireylerde bu test, tanıyı kesinleştirmek için kritik rol oynar.
  • Göğüs Ağrısının Nedenini Belirleme: Göğüs ağrısı yaşayan kişilerde bu ağrının kalp kaynaklı olup olmadığını anlamak için efor testi yapılır. Kalp dışı nedenlerden kaynaklanan ağrılar ile koroner yetmezlikten kaynaklanan anjina pektoris gibi durumları ayırt etmede yardımcı olur.
  • Kalp Krizi Sonrası Takip: Kalp krizi geçirmiş hastaların iyileşme sürecini değerlendirmek ve gelecekteki risklerini belirlemek amacıyla efor testi istenebilir. Tedavi sonrası kalbin egzersize tepkisini gözlemleyerek hastanın fiziksel kapasitesi ve rehabilitasyon ihtiyaçları hakkında bilgi edinilir.
  • Tedavi Etkinliğinin Ölçülmesi: Daha önce kalp rahatsızlığı tanısı almış ve tedavi gören hastaların ilaçlarının veya uygulanan cerrahi işlemlerin (stent, bypass gibi) etkinliğini değerlendirmek için efor testi yapılır. Tedavinin kalbin fonksiyonları üzerindeki olumlu etkileri bu testle gözlemlenebilir.
  • Hipertansiyonun Egzersizle İlişkisinin İncelenmesi: Yüksek tansiyonu olan bireylerde kan basıncının egzersiz sırasında nasıl seyrettiğini görmek, hipertansiyonun yönetimi ve tedavisi için önemli bilgiler sağlar. Egzersize bağlı aşırı tansiyon yükselişi veya beklenmedik düşüşler, ileri inceleme gerektirebilir.
  • Kalp Ritim Bozukluklarının Değerlendirilmesi: Dinlenme anında belirgin olmayan ancak fiziksel eforla tetiklenen kalp ritim bozukluklarını tespit etmek için efor testi kullanılır. Bu sayede ritim bozukluğunun tipi ve egzersizle ilişkisi anlaşılabilir.
  • Açıklanamayan Nefes Darlığı veya Bayılma: Egzersiz sırasında ortaya çıkan nefes darlığı, baş dönmesi veya bayılma gibi şikayetlerin kalp kaynaklı olup olmadığını anlamak için de bu testten faydalanılır.
  • Risk Faktörlerine Sahip Bireylerin Değerlendirilmesi: Henüz belirti göstermese de aile öyküsünde kalp hastalığı bulunan veya diyabet, yüksek kolesterol gibi risk faktörleri taşıyan bireylerde gizli kalp rahatsızlıklarını saptamak, efor testi istenmesinin bir diğer önemli nedenlerindendir.

Efor Testi Kimlere Uygulanır?

Efor testi, genel kalp sağlığı durumunu değerlendirmek amacıyla belirli şikayetleri olan veya risk grubunda bulunan birçok kişiye uygulanır. Bu kalp testi, kalbin fiziksel stres altındaki performansını ölçerek gizli kalmış sorunları tespit etmeye ve doğru tedaviyi planlamaya yardımcı olur.

Efor testinin uygulandığı başlıca gruplar şunlardır:

  • Göğüs Ağrısı Şikayeti Olanlar: Egzersizle ortaya çıkan veya istirahat hâlindeki göğüs ağrılarının kalp kaynaklı olup olmadığını anlamak için yapılır. Bu ağrılar, koroner arter hastalığı gibi ciddi durumların belirtisi olabilir.
  • Nefes Darlığı veya Çarpıntı Yaşayanlar: Fiziksel aktivite sırasında açıklanamayan nefes darlığı, çabuk yorulma veya kalp çarpıntısı şikayeti olan bireylerde kalbin fonksiyonel kapasitesini değerlendirmek amacıyla bu test istenir.
  • Kalp Krizi Sonrası Durum Değerlendirmesi: Kalp krizi geçirmiş hastaların iyileşme sürecindeki kalbin egzersize toleransını ve gelecekteki risklerini belirlemek için kritik öneme sahiptir.
  • Kalp Hastalığı Risk Faktörü Taşıyanlar: Diyabet, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, obezite veya sigara kullanımı gibi risk faktörlerine sahip kişilerde, henüz belirti göstermese bile gizli kalp hastalıklarını tespit etmek için efor testi yapılabilir. Ayrıca, aile öyküsünde erken yaşta kalp hastalığı bulunan bireyler de bu grupta yer alır.
  • Kalp Ritim Bozuklukları Şüphesi Olanlar: Dinlenme durumunda belirgin olmayan ancak fiziksel aktiviteyle tetiklenen kalp ritim bozukluklarını (aritmi) ortaya çıkarmak için bu test faydalıdır.
  • Yoğun Egzersiz Programına Başlayacak Kişiler: Özellikle 40 yaş üstü bireyler veya profesyonel sporcular, yoğun egzersiz programlarına başlamadan önce kalp fonksiyonlarını kontrol ettirmek ve potansiyel riskleri en aza indirmek için efor testi yaptırabilir.
  • Tedavi Edilen Kalp Hastalıklarının Takibi: Daha önce kalp rahatsızlığı tanısı almış ve ilaç, stent veya bypass gibi tedaviler görmüş hastaların tedavisinin etkinliğini ve kalbin durumunu düzenli olarak takip etmek için kullanılır.

Efor Testine Hazırlık Süreci

Efor testinden doğru ve güvenilir sonuçlar alabilmek için basit ama önemli hazırlıklar yapmak gerekir. Başarılı bir efor testi hazırlık süreci, testin güvenliğini ve tanısal değerini artırır. Bu süreçte dikkat edilmesi gerekenler şunlardır:

  • Yeme ve İçme: Testten en az 2-3 saat önce yemek yemeyi bırakmalısınız. Eğer bir şeyler yemeniz gerekiyorsa, sindirimi kolay, hafif bir öğün tercih edin. Ağır, yağlı ve sindirimi zor yiyeceklerden kaçının.
  • Kafein ve Nikotin: Test günü, kalp hızını ve kan basıncını yapay olarak artırarak sonuçları yanıltabileceği için kafein içeren kahve, çay, kola gibi içeceklerden ve nikotin içeren sigara gibi ürünlerden kesinlikle uzak durmalısınız.
  • Kıyafet Seçimi: Test sırasında koşu bandı veya bisiklet üzerinde egzersiz yapacağınız için rahat hareket etmenizi sağlayacak eşofman, şort gibi spor kıyafetler ve ayağınıza uygun bir spor ayakkabısı giymeniz önemlidir.
  • İlaç Kullanımı: En kritik adımlardan biri, düzenli olarak kullandığınız tüm ilaçların listesini doktorunuza bildirmektir. Özellikle beta bloker gibi kalp ritmini ve kan basıncını etkileyen ilaçların, test sonuçlarını yanıltmaması için doktor kontrolünde geçici olarak kesilmesi gerekebilir. İlaçlarınızı asla kendi başınıza bırakmamalı, mutlaka doktorunuzun talimatlarına uymalısınız.
Bu basit talimatlara uymak, testin doğruluğunu ve verimliliğini en üst düzeye çıkararak kalp sağlığınız hakkında en net bilgilerin elde edilmesine yardımcı olur.

Efor Testinin Riskleri ve Komplikasyonları

Efor testi, kalp sağlığını değerlendirmek için yaygın olarak kullanılan ve genellikle güvenli kabul edilen bir yöntemdir. Çoğu hasta için bu test herhangi bir ciddi sorun yaşanmadan tamamlanır. Ancak her tıbbi prosedürde olduğu gibi, efor testinin de düşük oranlarda potansiyel efor testi riskleri ve komplikasyonları bulunur. Önemli olan, testin uzman bir sağlık ekibi gözetiminde ve gerekli tüm önlemler alınarak yapıldığını bilmektir.

Test sırasında ortaya çıkabilecek hafif belirtiler arasında göğüs ağrısı, baş dönmesi, yorgunluk, mide bulantısı veya çarpıntı yer alır. Bu belirtiler genellikle egzersiz durdurulduğunda kendiliğinden geçer. Bazı durumlarda kalbin elektriksel aktivitesinde geçici ritim bozuklukları (aritmi) görülebilir. Ancak test boyunca EKG ve kan basıncı sürekli izlendiğinden, bu gibi durumlar anında fark edilerek gerekli müdahale yapılır.

Çok nadir de olsa kalp krizi, şiddetli ritim bozuklukları veya ciddi kan basıncı değişimleri gibi daha ciddi komplikasyonlar meydana gelebilir. Ancak bu ciddi efor testi riskleri son derece düşüktür. Testten önce yapılan detaylı değerlendirme sayesinde riskli hastalar önceden belirlenir ve gerekirse testin türü değiştirilir. Uzman kardiyologlar ve sağlık personeli, test boyunca hastanın durumunu yakından izler ve olası bir soruna hızla müdahale etmek için hazır bekler. Bu titiz takip ve önlemler sayesinde efor testi, oldukça güvenilir bir tanı aracıdır.

Efor Testi Sonuçları Nasıl Yorumlanır?

Efor testi sonuçlarının yorumlanması, tek bir veriye dayanmayan ve kardiyoloğun detaylı analizini gerektiren çok yönlü bir süreçtir. Uzmanlar, kalbin egzersize verdiği tepkiyi bütüncül olarak değerlendirmek için birden fazla faktörü bir arada inceler.

Kardiyologlar, efor testi sonuçlarını değerlendirirken başlıca şu parametreleri göz önünde bulundurur:

  • EKG Değişiklikleri: Test sırasındaki EKG kayıtları, en önemli bulgular arasındadır. Özellikle ST segmentindeki çökme veya yükselme gibi değişimler, kalp kasına yeterli oksijen gitmediğinin (iskemi) bir göstergesi olabilir ve koroner arter hastalığına işaret edebilir.
  • Kalp Hızı ve Kan Basıncı Yanıtı: Egzersizle birlikte kalp hızının ve kan basıncının beklenen seviyelere ulaşıp ulaşmadığı analiz edilir. Kalp hızının yeterince artmaması veya kan basıncının aşırı yükselmesi ya da düşmesi, kardiyak fonksiyon bozukluklarını düşündürebilir.
  • Egzersiz Kapasitesi (METs): Hastanın ne kadar süre ve yoğunlukta egzersiz yapabildiğini gösteren metabolik eşdeğer (METs) değeri, fiziksel kondisyon hakkında bilgi verir. Düşük egzersiz kapasitesi, kalp hastalığı riskini veya mevcut bir rahatsızlığın ciddiyetini yansıtabilir.
  • Semptomlar: Test sırasında hastanın yaşadığı göğüs ağrısı, nefes darlığı, baş dönmesi veya aşırı yorgunluk gibi belirtiler, yorumlamada kritik rol oynar. Bu semptomların egzersizin hangi aşamasında ve ne şiddette ortaya çıktığı dikkatle incelenir.
Normal (negatif) bir sonuç; kalbin efor sırasında beklenen performansı sergilediğini, EKG’de anlamlı bir değişiklik olmadığını ve hastanın belirgin bir semptom yaşamadığını gösterir. Ayrıca kan basıncı ve kalp hızı yanıtı da normal sınırlar içindedir. Bu durum, koroner arter hastalığı riskinin düşük olduğu anlamına gelebilir.

Anormal (pozitif) efor testi sonuçları ise genellikle kalpte bir sorun olabileceğine dair önemli ipuçları sunar. Örneğin, egzersizle tetiklenen EKG değişiklikleri veya göğüs ağrısı, koroner arter hastalığı varlığını düşündürebilir. Bu gibi durumlarda tanıyı kesinleştirmek amacıyla anjiyografi, miyokard perfüzyon sintigrafisi (talium testi) veya stres ekokardiyografi gibi ileri tetkikler istenebilir. Test sonuçlarının nihai yorumu ve kişiye özel tedavi planı ise mutlaka uzman bir kardiyolog tarafından yapılmalıdır.

Efor Testinin Alternatifleri Nelerdir?

Efor testi, kalp sağlığını değerlendirmede sıkça kullanılsa da her hasta için uygun değildir. Özellikle ciddi eklem rahatsızlıkları, nörolojik sorunlar veya genel düşkünlük gibi nedenlerle egzersiz yapamayan kişilerde, kalbin stres altındaki performansını ölçmek için alternatif yöntemlere başvurulur.

Başlıca alternatiflerden biri stres ekokardiyografi yöntemidir. Bu testte kalp ultrasonu (ekokardiyografi), egzersiz veya ilaçla oluşturulan kalp stresi ile birleştirilir. Egzersiz yapamayan hastalarda kalbi hızlandırmak için dobutamin gibi ilaçlar kullanılır ve bu işleme “Dobutaminli stres ekokardiyografi” denir. Test sırasında kalp duvarlarının kasılma gücü ve hareketleri incelenerek damar tıkanıklığına bağlı kan akışı bozuklukları tespit edilir.

Bir diğer önemli yöntem ise nükleer stres testi veya bilinen diğer adıyla miyokard perfüzyon sintigrafisidir. Bu testte hastaya damar yoluyla düşük dozda radyoaktif bir madde verilir. Bu madde kan akışıyla kalp kasına ulaşır. Ardından hem dinlenme hâlinde hem de ilaçla oluşturulan stres altında kalbin görüntüleri alınır. Bu görüntüler sayesinde kalp kasının hangi bölgelerinin yeterli kan aldığı, hangilerinde kanlanma sorunu olduğu harita gibi net bir şekilde görülür. Bu test, koroner arter hastalığının varlığını ve ciddiyetini belirlemede yüksek doğruluk oranına sahiptir.

Efor Testi ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
Efor testinin toplam süresi genellikle 15 ila 30 dakika arasında değişir. Ancak bu sürenin tamamı egzersiz aşamasını kapsamaz. Hastanın koşu bandında veya bisiklette egzersiz yaptığı bölüm ortalama 6 ila 12 dakika sürer. Bu süre, kişinin yaşına, genel kondisyonuna, hedeflenen kalp hızına ulaşılıp ulaşılmadığına ve ortaya çıkan bulgulara göre değişiklik gösterebilir. Testin başında yapılan hazırlıklar ve sonrasındaki dinlenme süreci de toplam süreye dahildir.
Test sırasında doktorun ve sağlık personelinin talimatlarına uymak büyük önem taşır. Göğüs ağrısı, nefes darlığı, baş dönmesi, çarpıntı veya aşırı yorgunluk gibi herhangi bir rahatsızlık hissederseniz bunu hemen bildirmeniz gerekir. Aşırı zorlanmaktan kaçınmalı ve düzenli nefes alıp vermeye özen göstermelisiniz. Test boyunca EKG elektrotlarının ve tansiyon manşonunun yerinden oynamamasına dikkat etmek, doğru veri elde edilmesi için önemlidir.
Efor testi ağrılı bir işlem değildir. Hasta, kontrollü bir egzersiz yapar ve yalnızca fiziksel aktivitenin getirdiği yorgunluk hissini yaşar. Göğse yapıştırılan elektrotlar veya kola takılan tansiyon manşonu hafif bir rahatsızlık hissi verse de ağrıya neden olmaz. Test sırasında hissedilen göğüs ağrısı, kalple ilgili bir sorunun belirtisi olabileceğinden bu durum oluştuğunda test hemen durdurulur.
Efor testi öncesinde hafif bir hazırlık yapmak, testin daha doğru ve güvenli geçmesini sağlar. Testten en az 2-3 saat önce yemek yemeyi bırakmanız, özellikle ağır ve yağlı yiyeceklerden kaçınmanız önerilir. Kalp hızını ve kan basıncını etkileyebileceği için testten en az birkaç saat önce kafein içeren içecekler (kahve, çay, kola vb.) ve sigara tüketilmemelidir. Teste gelirken yeterli miktarda su içmek önemlidir.
Efor testi, bazı durumlarda hastalar için uygun olmayabilir. Ciddi kalp yetmezliği, kontrolsüz yüksek tansiyon, akut kalp krizi, kararsız anjina (dinlenme hâlinde bile göğüs ağrısı), ağır aort darlığı veya aktif kalp kası iltihabı (miyokardit) gibi durumlarda efor testi yapılmaz. Ayrıca ağır kas-iskelet sistemi rahatsızlıkları, denge sorunları veya ciddi solunum problemleri nedeniyle egzersiz yapamayacak kişilere de bu kalp testi uygulanmayabilir. Test öncesinde doktorunuz, sağlık durumunuzu detaylıca değerlendirerek testin uygun olup olmadığına karar verir.
Kadınlarda efor testi, anatomik ve fizyolojik bazı farklılıklar nedeniyle erkeklerden ayrı bir yaklaşımla değerlendirilir. Örneğin, meme dokusu EKG elektrotlarının doğru yerleşimini zorlaştırarak sinyal kalitesini etkileyebilir. Hormonal döngüler ve menopoz gibi fizyolojik durumlar da kalp tepkilerini değiştirebilir. Bu faktörler, kadınlarda testin yalancı pozitif sonuç verme ihtimalini erkeklere kıyasla bir miktar artırabilir. Yalancı pozitif sonuç, testin bir sorun olduğunu göstermesine rağmen aslında kalpte ciddi bir damar tıkanıklığı olmaması durumudur. Bu nedenle şüpheli bulgular varlığında tanıyı netleştirmek için stres ekokardiyografi veya miyokard perfüzyon sintigrafisi gibi ek tetkikler istenebilir.
PROF.DR. YİĞİT ÇANGA
PROF.DR. YİĞİT ÇANGA
Kardiyoloji
Kadıköy
Florence Nightingale Hastanesi
Kadıköy Florence Nightingale Hastanesi
PROF.DR. SABRİ KÜRŞAD ERİNÇ
PROF.DR. SABRİ KÜRŞAD ERİNÇ
Kardiyoloji
Kadıköy
Florence Nightingale Hastanesi
Kadıköy Florence Nightingale Hastanesi
PROF.DR. SELEN YURDAKUL
PROF.DR. SELEN YURDAKUL
Kardiyoloji
İstanbul
Florence Nightingale Hastanesi
İstanbul Florence Nightingale Hastanesi
PROF.DR. FATİH MEHMET UÇAR
PROF.DR. FATİH MEHMET UÇAR
Kardiyoloji
İstanbul
Florence Nightingale Hastanesi
İstanbul Florence Nightingale Hastanesi
PROF.DR. HÜSNİYE YÜKSEL
PROF.DR. HÜSNİYE YÜKSEL
Kardiyoloji
Ataşehir
Florence Nightingale Hastanesi
Ataşehir Florence Nightingale Hastanesi
PROF.DR. MURAT GÜLBARAN
PROF.DR. MURAT GÜLBARAN
Kardiyoloji
İstanbul
Florence Nightingale Hastanesi
İstanbul Florence Nightingale Hastanesi
PROF.DR. NURAN YAZICIOĞLU
PROF.DR. NURAN YAZICIOĞLU
Kardiyoloji
İstanbul
Florence Nightingale Hastanesi
İstanbul Florence Nightingale Hastanesi
UZM.DR. ÖZGE ÇETİNARSLAN
UZM.DR. ÖZGE ÇETİNARSLAN
Kardiyoloji
İstanbul
Florence Nightingale Hastanesi
İstanbul Florence Nightingale Hastanesi
UZM.DR. BURCU ÇAKIR
UZM.DR. BURCU ÇAKIR
Kardiyoloji
İstanbul
Florence Nightingale Hastanesi
İstanbul Florence Nightingale Hastanesi
İletişim Formu
Yukarı Kaydır
loading